3775 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Tarih Kurumu
  • Belleten
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

Samsat Kazıları 1987

Belleten · 1988, Cilt 52, Sayı 202 · Sayfa: 291-294
1987 yılı Samsat kazıları, 15 Haziran-5 Ağustos tarihleri arasında, ortalama 100 işçi ile yürütülmüştür. Kültür ve Turizm Bakanlığını Arkeolog Çiğdem Özoğul temsil etmiştir. Kazı kurulunun bu yıl çalışmalarına katılan üyeleri, Yar. Doç. Dr. Aliye Özten, Doç. Dr. Oktay Belli, Fikri Kulakoğlu, Süleyman Özkan, Levent Eşli, Murat Ertuğrul Gülyaz, Uğur Toganaş, Gülşebnem Fındık, Murat Tolga Özcoşkun, Lale Yüksel, Fotoğraf Yekta Demiralp, Restoratör Ali Aşgit'tir. Arkeoloji öğrencilerinden Ertan Yılmaz, Yasemin Atalay, Erol Kaya, Güngör Şakar, A. Orhan Uğur, mevsim boyu kazıları takip ederek uygulamalı bilgiler kazanmışlardır.

Türkiye'de İlk Demiryolları

Belleten · 1988, Cilt 52, Sayı 202 · Sayfa: 209-218
Tam Metin
Tekniğin büyük atılım kaydettiği ondokuzuncu yüzyılda, yeni ulaşım araçlarının ilerleyen bilim ve tekniğin ışığı altında ele alındığı bir devirde, demiryolları yeni bir ulaşım aracı olarak ortaya çıkmıştır. Bu konuda önemli adımların atılması, buharlı makinaların bulunmasıyla mümkün olmuştur. Bilindiği gibi, buhar basıncından hareketin elde edilmesi fikri her ne kadar M.S. 50'lerde yaşamış Heron'a kadar görütürülebiliyorsa da, konunun yeniden ele alınabilmesi için onyedinci yüzyılı beklemek gerekir (Giovanni Branca). Onsekizinci yüzyılın ikinci yarısında (1757) Isaac Wilkinson yeni bir buharlı makinanın patentini almıştır.

What is the Bulgarian Government Trying to Prove by Denying the Historical Facts?

Belleten · 1988, Cilt 52, Sayı 202 · Sayfa: 183-194
Tam Metin
The move of the Bulgarian Communist Government to liquidate the Muslim Turks in Bulgaria, initiated at the end of 1984 and completed in the beginning of 1985, by forcing the Turks in Bulgaria to exchange their Turkish names for Bulgarian ones, is a crime against the most elemantary principles of human rights, of world civilization and culture. By this act the Bulgarian government has committed itself to a policy of an ethnic, cultural and political genocide. Though this term has been initially used to mean physical destruction of one or another nation, in a broader sense it signifies a cultural and political extinction of a national minority.

100. Yıldönümü Münasebetiyle Berlin Kongresi Hakkında Bazı Düşünceler

Belleten · 1988, Cilt 52, Sayı 202 · Sayfa: 195-208
Tam Metin
Sayın Konuklarımız, Geçtiğimiz 1978 yılı sonbaharında Berlin Kongresi'nin 100. yılı münasebetiyle Avrupa'nın birkaç yerinde bilimsel nitelikte toplantılar düzenlendi. Bildiğim kadarıyla bunlardan ikisi Almanya'da Münih ve Mainz'de ve biri de Yugoslavya'da Sarayevo yani bizim Saraybosna'da yapıldı. Almanya'da yapılanlardan birine Türkiye adına bir arkadaşımızla birlikte gitmemiz söz konusu oldu; fakat sonra bu gerçekleşmedi. Ben yalnız Yugoslav, daha doğrusu Bosna Akademisi'nin daveti üzerine Türk Tarih Kurumu adına, Sarayevo'da yapılana katıldım.

XVI. Yüzyılda Rus-İran Ticareti ve Osmanlı Devleti

Belleten · 1988, Cilt 52, Sayı 202 · Sayfa: 247-256
1958 yılında, Moskova'da, "Doğu Edebiyatı Yayınevi", "Tacir Födot Kotov'un İran seyahatnamesi" adında bir eser yayımlamıştı. Eserin içeriğinden bahsetmeyi bir başka yazıya bırakarak, bugün, Bayan N.A. Kuznetzova'nın bu kitaba yazmış olduğu önsözü, Türk okuyucularına sunmak istiyorum.

PROF. DR. h. c. TAHSİN ÖZGÜÇ Bavyera Bilimler Akademisi'ne Üye Seçildi

Belleten · 1988, Cilt 52, Sayı 202 · Sayfa: 291
Yüksek Öğretim Kurulu Başkan Vekili ve Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi, Prof. Dr., Dr. h. c. Tahsin Özgüç, 19 Şubat 1988 günü Münih "Bavyera Bilimler Akademisi" (Bayerische Akademie der Wissenschaften) üyeliğine seçilmiştir.

1821 Ayvalık İsyanı

Belleten · 1988, Cilt 52, Sayı 203 · Sayfa: 571-600
Tam Metin
XIX. yüzyıl başlarına kadar Osmanlı İmparatorluğu'nda isyanlar, ayaklanmalar hiçbir zaman eksik olmamıştır. Fakat bu isyanların Osmanlı İmparatorluğu'ndan ayrılıp bağımsız bir devlet kurmak amacına yönelik olmadığı anlaşılmaktadır. Ne var ki XIX. yüzyıl başlarında Osmanlı İmparatorluğu'nu oluşturan uluslarda başlayan isyan ve ihtilal hareketleri bağımsız bir takım devletlerin kurulmasına ortam hazırlamış ve bu hareketler durum ve koşullara göre büyük devletler tarafından desteklenmiş ve bu sayede başarıya ulaşmıştır. Profesör Yusuf Akçura, imparatorluğun bu sürecini haklı olarak Dağılma Devri diye adlandırmaktadır. Gerçekten Osmanlı İmparatorluğu, söz konusu yüzyılda tam anlamıyla bir dağılma aşamasına gelmiştir. Bu ayrılıkçılık hareketleri Balkan Yarımadası'ndan Mora'ya ve Arabistan'a kadar uzanıyor, kimi zaman "ulusal", kimi zaman "dinsel" ve kimi zaman da "etnik" bir renk alıyordu.

XVII. Yüzyılın İkinci Yarısında Doğu Akdeniz'de Ticaret, Deniz Korsanlığı ve Gemiler Kafileleri*

Belleten · 1988, Cilt 52, Sayı 203 · Sayfa: 685-696
Tam Metin
Doğu Akdeniz ticaretinin varlığı ve gelişmesi, Osmanlı İmparatorluğu ve Avrupa'daki siyasal şartların yarattığı ittifak yada çatışmaların kolaylaştırdığı ya da önlediği batılı güçlerin ekonomik etkinliklerine bağlıdır. Bu ticaretin varlığı ve gelişmesi, aynı zamanda bir yandan Osmanlı İmparatorluğu'nun Akdeniz'deki üstünlüğüne son vererek Türk topraklarına sayısı gittikçe artan mal sevk eden bu güçlerin deniz ticaretleri ve sanayilerinin gelişmesine bağlıdır. Bu ticarette batılıların lehine işleyen önemli bir faktör ise, Türklerin kendi imkânları ile bulamayacakları ve imal edemiyecekleri ya da tedarik edemiyecekleri ürünlere olan ihtiyaçlarıdır.

Osmanlı Ulaşım Ağında Irmak Kenarı Bir Yerleşme : Osmancık

Belleten · 1988, Cilt 52, Sayı 203 · Sayfa: 535-570
Çorum ve çevresi, Anadolu'nun İ.Ö. 5000-4000 yıllarına kadar uzanan eski yerleşme bölgelerinden biri olmaktadır. Boğazköy, Alacahöyük gibi Anadolu'nun tarihsel eski yerleşmelerinde yapılan çeşitli arkeolojik kazılarla, geçmiş uygarlıkların verilen gün ışığına çıkarken, günümüze kadar ulaşabilen çeşitli devirlerden gelen yapılar da önem kazanmaktadır. Hititlerden Romalılara dek uzanan egemenliklerden sonra, Bizansın yenilgisiyle de Türklerin eline geçen Çorum ve çevresi, bundan böyle Türkleşmeye başlar. Yazımız, tüm Çorum-il, ilçe ve köylerindeki -Türk eserlerinin tanıtılması ve Türk mimarisindeki yerinin belirtilerek, değerlendirilmesine yönelik geniş bir çalışmanın parçası olmaktadır. Biz burada, Çorum'un kuzeyinde bulunan Osmancık'daki Türk devri yapılarından bazılarını tanıtmaya çalışacağız.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Açılan Amerikan Okulları Üzerine Bir İnceleme

Belleten · 1988, Cilt 52, Sayı 203 · Sayfa: 627-652
Tam Metin
Osmanlı İmparatorluğu toprakları üzerinde, Osmanlı eğitim-öğretim kurumları yanında faaliyet gösteren Yabancı Devlet Okulları köken itibarıyla iki boyutlu bir konudur. Önceleri Osmanlı tebaası gayr-ı müslim cemaatler tarafından açılan Millet Okulları'nı daha sonra Yabancı Devletler tarafından açılan Yabancı Okullar izlemiştir. Bu oldukça uzun bir zaman ve olaylar dizisi sonucu belli aşamalardan geçerek gerçekleşmiş bir olgudur. Bu süreci ve tarihsel gelişmeyi görebilmek için de 1453 lere kadar dönmemiz gerekmektedir.