3775 sonuç bulundu
Dergiler
- Belleten 3775
Yayınlayan Kurumlar
- Türk Tarih Kurumu 3775
Yazarlar
- Salâhi R. Sonyel 45
- TAHSİN ÖZGÜÇ 43
- ARİF MÜFİD MANSEL 42
- SEMAVİ EYİCE 40
- Mahmut H. Şakiroğlu 38
- İ. HAKKI UZUNÇARŞILI 37
- U. BAHADIR ALKIM 36
- İlber Ortaylı 32
- AYDIN SAYILI 31
- Mücteba İlgürel 31
Anahtar Kelimeler
- Tarih 337
- Osmanlı 270
- Osmanlı İmparatorluğu 172
- Türkiye 148
- Türkler 137
- Osmanlı Devleti 135
- Anadolu 131
- Ottoman Empire 111
- Mustafa Kemal Atatürk 103
- Ottoman 97
Bir Kitap ve Bir Eleştiri Üzerine Adlı Yazıya Cevap
Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 184 · Sayfa: 883-896 · DOI: 10.37879/belleten.1982.883
Özet
Tam Metin
Selçuklu Tarihi Konusunda çalışmaları sonunda Dr. ve Doçent unvanlannı kazanmış olan Sayın Nejat Kaymaz, Türk İstiklal Savaşı ve Cumhuriyet Tarihi adlı kitabımız hakkında, Belleten, sayı 181 (sh. 167-184) bir yazı yayınlamıştır. Kitabımız Tıp Fakültesi öğrencileri için ders kitabı olarak hazırlanmış ve bu Fakültede satılmakta olup, kitabımızla ilgili pekçok yazı yazılmıştı. Yazar, eleştiricisinin (168-174) üncü sayfalarını plan ve teknik hususlara, (174-176) ncı sayfalarını da yanlışlıklara tahsis etmiş olup, (sh. 176-184) arasında da, sahte isimli bir yazara çatmaktadır.
NORAH M. TITLEY, Miniatures from Turkish Manuscripts. Catalogue and subject index of paintings in the British Library and the British Museum, 1981, 144 Sayfa, The British Library Board yayınıdır. (B/8965) [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 184 · Sayfa: 913-916
Özet
Tam Metin
Türk tarihinin karanlıkta kalmış konularını aydınlatmak için gerekli olan yazılı belgeler yanında, resim kalıntılarının da nasıl büyük bir önem taşıdığı son yıllarda iyice ortaya çıkmıştır. Bilimsel bir disiplin içinde öğretilen bu konunun kaynakları kitaplıkları doldurmaktadır. Günümüze dek bir merak için toplanan bu malzemenin, artık meraktan da öte, gerçek belge niteliğinde olduğu yapılan araştırmalardan anlaşılmaktadır. Bu hususda İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nin başlattığı çabayı anmak gerekir. Sanat Tarihi Yıllığı adlı süreli yayın, bu alanda bir çığır açmış, akademik düzeyde tek başına kaldıktan sonra, günümüzde yayınlanan bazı yan popüler sanat dergilerinin de öncüsü olmuştur. Bu çığırı en güzel süsleyen kitaplardan birisine şimdi kavuşmuş bulunuyoruz. Yıllarca Londra kentinde toplanan ve araştırıcılar tarafından büyük bir merak ile ziyaret edilen Türk sanatı malzemesinin olgun ve seviyeli bir katalogu yayınlanmış bulunuyor. Kitabı hazırlayan bu konuda daha önceleri de çalışmıştı. 1977 yılında yayınladığı Iran yazmalarından alınma minyatürler adlı çalışmasından sonra bu girişimini tamamlayan kitap, sanat tarihçilerini özendirdiği kadar, medeniyet, ekin, siyasal tarih üzerinde çalışanların da ilgisini çekecektir.
A. FRIENDLEY, The Dreadful Day, The Battle of Manzikert 1071, London 1981 (hutchinson), 256 s. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 184 · Sayfa: 923-924
Özet
Tam Metin
Tarih araştırmalarında, ilmi neticeleri geniş halk kitlelerine intikalinin sağlanması, dikkate değer bir mesele olarak görünmektedir. Zira ciddi ilmi eserlerin gerek içeriği, gerekse öteki hususiyetleri ile halkın malı olması imkansızdır. Aradaki boşluğun giderilmesi, ilmi gerçeklerin halka yansıtılması tarihçilerin görevidir. Bunun içindir ki, ilmi kuruluşlar zaman zaman "halk için" ayrı yayınlar yapmak gereğini duymuşlardır. Mesela Türk Tarih Kurumu yayınlarının XX. dizisi, "Halk için tarih yayınları " adını taşımaktadır. Bununla beraber bu boşluğun tarihçiler tarafından tam olarak doldurulduğu söylenemez. Tarihçilerin yazdıklarını esas alanlar da bu türden eserler vermeye çalışmaktadırlar. Önümüzde bu türden yazılmış, bir eser bulunuyor: The Dreadful Day, The Battle of Manzikert,1071, (London 1981). Yazarı olan Alfred Friendley, uzun yıllar Washington Post'da çalışmış bir eski gazetecidir. Emekliye ayrıldıktan sonra, bir ara geldiği Side'yi çok sevmiş, özellikle hanımınında etkisiyle burada temin ettikleri bir eve her yaz gelmeye başlamışlardır. Bu arada kurmuş olduğu Milletlerarası Side Dostları Vakfı ile yöredeki kazıları desteklemişlerdir. İşte A. Friendley'in bu eseri, kaynaklara dayanılarak yazılmış bir araştırma olmayıp, tarihi gerçeklerin geniş halk kitlelerine intikalini gaye edinen bir eserdir. Bunu yazar da itiraf etmektedir.
ISLAM, RIAZUL, A Calender of Documents on Indo-Persian Relations, 1500-1750, Volume: I, Iranian Culture Foundation, Tehran and Institute of Central and West Asian Studies, Karachi, 1979. XXVIII-5 s., (A IV /5642) [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 184 · Sayfa: 905-908
Özet
Tam Metin
Kitapta 1500-1750 yılları arasında İran ile Müslüman Hindistan hükümdarları arasında yapılan yazışmalar incelenmiştir. Diplomasi tarihi için yararlı olabilecek mektuplar dizinini hazırlarken, Prof. Riazul İslam Türkiye, İran, İngiltere, Fransa, Pakistan ve Hindistan'da bulunan kütüphanelerin arşivlerinden yararlandığını belirtmektedir. Ayrıca bu mektuplar dizininden o dönem İran ve Müslüman Hint hükümdarlarının hangi konularda yazıştıklarını öğrenmek isteyenler için yararlı olur, kanısındayız. Kitabın bölümleri şöyle sıralanmaktadır: Başlangıçta İran Kültür Vakfı Genel Sekreterliğinin İran ile Hint-Pakistan yarımadasının kültürel ve politik yönden birbirlerine sıkı bağlantıları olduğu ve Fars dilinin bütün bu bölgeye yayıldığına değinilerek bu tür çalışmaların bilginler tarafından yapılmasının yararlı olacağına işaret edilmektedir. Transkripsiyon bölümünde yazar, çalışmalarını üç doğu dili Türkçe, Farsça ve Arapça dillerinde yaptığını belirterek her üç dili bir arada kullanmak zor olduğu için kelimeleri kullanırken Hint-Pakistan şekillerini koruduğunu açıklamaktadır. Bibliyografya şeklindeki kısaltmalardan sonra yazar, tarih değişikliklerinde hicri ve milâdi tarihleri kullandığını açıklamaktadır.
CHARLES VE BARBARA JELAVICH The Establishment of the Balkan National States, 1804-1920 (Balkan Ulusal Devletlerinin Kuruluşu) Seattle ve London, 1977, University of Washington Press, A History of East Central Europe serisi, Cilt VIII. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 184 · Sayfa: 917-922
Özet
Tam Metin
Balkan Ulusal Devletlerinin Kuruluşu adlı kitap, Washington Üniversitesi'nin Doğu-Orta Avrupa tarihine (A history of East Central Europe) ilişkin olarak yayınlamayı amaçladığı on bir ciltlik eserden biridir. Bunlardan dördü modern tarih öncesi, altısı modern tarih ve biri de atlas ve bibliyografya ile ilgilidir Barbara Jelavich ve Charles Jelavich, daha önceki kitap ve makalelerinden de tanıdığımız gibi özellikle Balkan Devletleri tarihi ile yakından ilişkisi olan tarihçilerdir. Indiana Üniversitesi öğretim üyelerinden Südost-Forschungen'in yayın kurulu mensuplarındandırlar. Kitap 19 bölümden ibarettir. Yazarlar bu eserde 1804-1920 arasında kurulan 7 Balkan devletinin (Arnavutluk, Bulgaristan, Hırvatistan, Yunanistan, Karadağ, Romanya ve Sırbistan) bağımsızlıkları tarihini, bunların politik, ekonomik, toplumsal ve kültürel durumlarını, ayrıntılı olarak sunmakta, bu bilgilerin yanısıra da Balkan milletleri arasındaki zıtlık ve benzerlikleri, Osmanlı İmparatorluğu ve Avrupa ile ilişkileri çerçevesi içinde açıklamaktadırlar.
ALBUCASIS - On Surgery and Instruments, trans, and com. M. S. Spink and G. L. Lewis, London 1973, s. 850 + XV (B/8496). [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 184 · Sayfa: 901-904
Özet
Tam Metin
Bu kitap onbirinci yüzyılda İspanyada yaşamış meşhur bir cerrahın, Ebu'l-Kâsım e'z-Zehrâvi'nin Kitâb e't Tasrif Ii men Acize an e't Te'lif adlı eserinin son kısmıdır. Eserin daha önceki kısımlarında, devrindeki bazı yazarlarda da gördüğü üzere, elementlerden, onların karışımlanndan, genel anatomiden, mürekkep ilaçlardan, vücut hastalıklarından, onların tedavi yöntemleri ve ilaçlarından bahsedilir. Eserin cerrahi kısmı hariç, diğer kısımları onüçüncü yüzyıl ortalarında İbranice ve sonra da 1519'da Latinceye çevirilmiştir (Liber Theoricae nec non Practicae Alsaharavii). Eserin ilaçlarla ilgili kısmı ise onun hemen hemen yarısına yakın kapsamına sahip olup, onüçüncü yüzyılın sonlarına doğru Liber Servitoris adı altında Latinceye çevirilmiştir ve çok meşhur olmuştur. Aynı kısım 1471'de Venedik'te basılmıştır. Eserin burada söz konusu olan Cerrahi kısmı resimli olup devrinde konusunda yazılmış eserlere bir örnek teşkil etmiştir. Zehrâvi eserinde, sadece kendi devrine kadar gelmiş olan cerrahi aletleri vermekle kalmamış, onların yanı sıra örneğin iltihaplı yerlerin açılmasında kullanılacak özel aletler, şırıngalar, mesane taşlarında kullanılan litotomdan da bahsetmiştir; bunların gayet güzel resimlerini de vermiştir.
Prof. Dr. SEMAVİ EVİCE, Son devir Bizans mimârisi, İstanbul'da Palaiologos'lar devri anıtları, Istanbul 1980, Genişletilmiş ikinci baskı, XI + 150 sayfa. (s. 145-148 almanca özettir). [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 184 · Sayfa: 909-910
Özet
Tam Metin
Bizans Sanatı Tarihini yıllardan beri İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde uhdesinde bulunduran müellif, uzun zamandan beri mevcudu kalmayan kitabının ikinci baskısını, İstanbul yayınlan üzerinde duran Turing Kurumu tarafından gerçekleştirildi. Önsözünde, yeniden yazma yerine gerekli ekleri uygun gören Eyice'nin bu kitabından sonra etraflı bir araştırma yapılmadığı için alanında tek kalmıştı. Bir sanat tarihçisi olmadığımız için, bu alanlarda verilen hükümlerden kendimizi uzak tutup, İstanbul ve dolayısıyla Türk tarihçiliğine etkisine değineceğimiz kitap, Fatih Sultan Mehmed tarafından Osmanlı yönetimine kazandırılan metropol hakkında yeterli bilgi vermektedir. Örneklerin çoğu İstanbul'da olduğu için, senelerden beri inceleme konusu olan yapılar, sonradan camiye çevrildiği için günümüze dek ayakta durmuştur. İlk devir Osmanlı mimarisine olan etkilerin de incelenmesi (s. 140-142), bu geçiş döneminin iki ayrı dünya arasındaki karşılıklı etkisini de işaret eder.
PHILIP ANTON DETHIER, Der Bosphor und Constantinopel. Forschungsgeschichtlicher Nachdruck der ersten Ausgabe Wien 1873, mit Biographie und Schriftenverzeichnis heraugegeben von B. Höhner und B. Piiffgen, Kerpen 1981, XVI-91 Sayfa. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 184 · Sayfa: 911-912
Özet
Tam Metin
İstanbul üzerinde çağdaş bilimsel kurallara göre ilk çalışanlardan biri sayılan müellifin nadir bulunan bir kitabı, ölümünün 100. yılı anısına, doğum yeri olan Kerpen kentinde tekrar yayınlanmış bulunuyor. Günümüz için eski görünmekle beraber, tarihsel anılarla dolu bir kitaba müellifin bir resmi, yaşam öyküsü de kaynakçasıyla birlikte eklenmiştir. Bir arkeolog ve tarihçi bakımından çalışması Höhner ile Pffirgen tarafından işlenmiştir (s. Arkeoloji ilminin geçirdiği yeni evrede, önemli malzeme bulunması muhtemel Osmanlı Devleti topraklarında araştırmalara girişen Dethier, bir meraklı olarak eski eserlere de yönelmiştir. Onun bu tarafını daha önce ele almış olan Prof. Dr. Semavi Eyice, bu kez yeni bulgularıyla tekrar ele almıştır (S. X-XIII).
Türk Tarih Kurumu Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı
Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 184 · Sayfa: 958-1000
Özet
Tam Metin
Türk Tarih Kurumu'nun 1982 yılı olağan Genel Kurul toplantısı 16 Nisan 1982 Cuma günü saat 10'da Kurum merkezinde yapıldı. Kurum üyeleri saat 9.30'da Kurum'un kurucusu Atatürk'ün Anıtkabri'ni ziyaret ederek saygı duruşunda bulundular ve bir çelenk koyarak şeref defterini imzaladılar. Saat 10'da Kurum merkezine dönen üyeler Genel Kurul toplantısına katıldılar. Yoklama sonunda 27 üyenin hazır bulunduğu anlaşıldığından Asbaşkan Prof. Dr. Bekir Sıtkı Baykal oturumu açtı. Kurum'un 1981 yılında yitirdiği asıl üyelerinden Prof. Dr. Bahadır Alkım, Prof. Tayyib Gökbilgin ve Başkan Ord. Prof. Enver Ziya Karal'ın anısına iki dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Daha sonra geçen yıl Kurum'un asıl üyeliğine seçilen Askeri Yargıtay Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Başkanlık Müşavirliğinden emekli Hakim Amiral Fahri Çoker'i Asbaşkan Prof. Dr. Bekir Sıtkı Baykal bir konuşma ile Kurul'a takdim etti. Amiral Fahri Çoker teşekkürlerini bildirdikten sonra kısa bir bildiri sundu ve Atatürk andını imzaladı. Kendisine üyelik beratı sunuldu.
Pelasglar Kim İdiler?
Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 183 · Sayfa: 475-486 · DOI: 10.37879/belleten.1982.475
Özet
Tam Metin
Son yüzyıllarda yapılan arkeolojik kazılar Eski Çağa mensup yazarların ve özellikle Herodot'un ilmi değerini azaltmak şöyle dursun, tersine, onların anlattıklarını teyit etmiştir. Görülmüştür ki, o çağın gerek tarihçilerinin, gerek şairlerinin yazdıkları, önemsiz ayrıntılar bir tarafa bırakılırsa, şaşılacak derecede tarihi gerçeklere uymaktadır. Yüzyıllar boyunca efsanevi ve hayali bir şehir bilinen Troya'nın keşfedilişi Schliemann'ı n Homer'e olan güveninin yerinde olduğunu göstermiştir. Bundan dolayıdır ki, bugünkü tarihçiler için Eski Çağa ait kaynaklar değerlerini kaybetmemiştir. Hele Herodot, özellikle İran'ın tarihi ve Mısır'ın örf ve âdetleri bakımından âdeta İncil gibi kabul edilmektedir. Bununla beraber, bu durumun bir istisnası vardır: Herodot'un "Pelasgoi" adını verdiği, eserinin bir çok yerinde sözünü ettiği, göçlerini anlattığı, örf ve âdetleri hakkında bilgi verdiği bir milleti bugünkü tarihçiler ve özellikle Lâtin ülkelerin tarihçileri yok farzetmek hususunda sözbirliği etmiş gibidirler. Zamanımızda Yunanistanın tarihi de, tarihöncesi de, Pelasglardan söz edilmeden yazılabilmektedir. Sadece bazı sözlüklerle bazı ansiklopedilerde onlar hakkında bir iki satır bulabiliyorsunuz. Stock Yayınevinin 1968 de yayınladığı "Tarihi Atlas" gibi bir eserde, Pelasg kelimesinin ne metinde, ne de notlarda görülmemesi bugünkü tarihçilerin tutumunu oldukça iyi yansıtmaktadır.