331 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
- İsmet Giritli 13
- Cemal Enginsoy 11
- Suat İlhan 9
- Bekir Tünay 8
- Sadi Irmak 7
Anahtar Kelimeler
- Atatürk 329
- Türkiye 38
- Turkey 33
- Türkiye Cumhuriyeti 23
- Cumhuriyet 22
- Eğitim 20
- Ataturk 18
- Atatürkçülük 18
- Education 18
- Turkish Nation 16
Atatürk'ün Barışçı Politikası
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 44 · Sayfa: 751-756
Özet
Atatürk'ün dış politikasının temel hedeflerinden biri olan "barış" Atatürk'ün hedef olarak gösterdiği temel politikalardandı. 1911 - 1912 döneminde cepheden cepheye koşan, durmadan savaşmak zorunda kalan Mustafa Kemal, her zaman barış özlemiyle yaşamış, Türkiye'nin millî sınırlar içinde egemenliğini güvenlik altına alan bir barışı sağladıktan sonra da onu korumak için elinden geleni yapmıştı
Atatürk’ün Ekonomi Mucizesi
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 44 · Sayfa: 771-776
Özet
Zamanın Başbakanı Tansu Çiller'e hitaben yazılan bir mektupta anlatılanlar, beni ekonomi üzerinde düşünmeye itti. Bir Türk vatandaşı, ekonomi profesörü olan başbakanın yatırımlar üzerine verdiği öğütlerin tam tersini yaparak milyonlarını milyarlara çeviriyordu.Bu nasıl bir olaydı? Nasıl oluyordu da ekonomi profesörü olan birisinin söylediklerinin tam tersini uygulayarak zengin oluyordu.
Mustafa Kemal Atatürk’ün Soyu
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 45 · Sayfa: 969-1009
Özet
Her büyük liderin hayatında gördüğümüz gibi, Atatürk'ün biyografisinde de, bilgi ve belge eksikliğinden kaynaklanan bazı tartışmalı konular bulunmaktadır. Türk bilim hayatı, bugün bu konuların pek çoğunu belgelere dayalı olarak açıklığa kavuşturmuştur. Fakat hala bazı konularda yanlışlıkların devam ettiği görülmektedir. Bunda, Atatürk ile ilgili arşiv belgelerinin dikkate alınmamasının rolü olduğu kadar; bazı maksatlı yayınların da etkisi vardır. Bu çalışma ile, Atatürk'ün biyografisinin önemli bir bölümü, soyu ve ailesi, arşiv belgelerine dayalı olarak daha düzgün, tartışmaya yer bırakmayak bir şekilde yazılmaya çalışılmıştır. Şüphesizdir ki, bu araştırmada da eksiklikler olacaktır.. Bunların zaman içinde yeni belgelerle tamamlanması tabiidir.
Milli Mücadele Lehine Kamuoyu Oluşumunda Din Adamları
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 45 · Sayfa: 821-834
Özet
Milli Mücadele Türk milletinin çok zor bir döneminde gerçekleştirilmiştir. I. Dünya Savaşı'nı takip eden günlerde Anadolu insanı ard arda gelen ve sonu yenilgilerle biten savaşlardan bitap düşmüştür. O dönemin şartlarında halkın yönlendirilmesinde din adamları birinci derecede güç sahibidirler. Din adamları, bu güçlerini Milli Mücadele için kullanmışlardır: Halkın vatan sevgisinin ve bağımsızlık aşkının harekete geçirilmesinde ve Anadolu'nun işgal edilmesine karşı çıkmak üzere Müdafaa-i Milliye cemiyetleri kurulmasında, hocalar, müftüler ve şeyhler gibi din adamlarının çok önemli rolleri olmuştur. 1919 ve 1920 yıllarında Anadolu'nun hemen her tarafında kurulan Müdafaa-i Hukuk cemiyetlerinde bizzat görev almışlar, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde milli bağımsızlığın sağlanması için gayret göstermişlerdir. Mustafa Kemal Atatürk, söz konusu din adamları ile görüşerek, haberleşerek, tebrikleşerek ve onları onore ederek, onların desteklerini almış ve bu desteği de çeşitli yollarla göstermiştir.
Mütareke Döneminde Mustafa Kemal Paşa-Kont Sforza Görüşmesi
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 45 · Sayfa: 791-800
Özet
Mondros Mütarekesinden sonra İtalya'nın İstanbul Mondros Mütarekesinden sonra İtalya'nın İstanbul Yüksek Komiserliği'ne Kont Carlo Sforza tâyin edilmiştir. Sforza; İstanbul'da görev yaptığı Kasım 1918 - Haziran 1919 tarihleri arasında, pek çok sivil ve asker Türk aydınıyla görüşmüştür. Bu çerçevede birkaç kez, İtalyan kamuoyunun "Çanakkale Kahramanı" olarak tanıdığı Mustafa Kemal Paşa ile de görüşmüştür. Bu görüşmelerde, tarafların yaklaşımlarındaki uyuşmazlık nedeniyle somut bir sonuç alınamamıştır. Bununla birlikte; Millî Mücadele dönemindeki Türk - İtalyan dostluğunun temelleri İstanbul'daki Mustafa Kemal Paşa Sforza görüşmeleriyle atılmıştır.
Atatürk’ün Din Ve Lâiklik Anlayışı
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 43 · Sayfa: 41-52
Özet
Atatürk, bir siyaset dehası olarak, Türkiye için bu ilkelerin gerekliliğini, birlik ve bütünlük açısından zorunluluğunu anlamış ve bu nedenle uygulama safhasına koymuştu. Yoğun bir tarih bilgisine sahip olan Atatürk, Türkiye tarihinin kendine özgü şartlarından hareketle, gerçekte batı kaynaklı olan bu kavramlara yeni anlamlar vermiş ve bu kavramları Türk Milleti'nin öz değeri haline getirmiştir. Lâiklik kavramının, toplum yaşamında egemenliğini uzun süredir sürdürmüş olan din ve dinle ilgili kavramlara yeni statüler oluşturması zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Bu yeni statü, dinin çağdaş anlamda yorumlanması gibi pratik bir kolaylığı getirerek, dini toplumsal gelişmenin bir aracı haline sokmuştur. Bu durum, Türk Ulusu'nun çağdaşlaşması sürecinin en önemli halkasını oluşturur.
Atatürk Ve Sosyal Devlet
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 43 · Sayfa: 253-282
Özet
Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Atatürk, Osmanlı İmparatorluğunun teokratik yönetim anlayışı yerine laikliği, ümmetçiliğin yerine milliyetçiliği, padişah iradesi yerine cumhuriyeti imtiyazlı saray ve çevresi yerine imtiyazsız ve çıkarları birbiri ile bütünleşen halkçılığı koyarken bütün bunları-zaman içinde yavaş yavaş yani reformcu bir anlayışla yapmak yerine çağın hız çağı olduğu bilinci ve çağdaş uygarlık düzeyine vakit kaybetmeden bir an önce varılması gerektiği düşüncesi ile çok kısa sürede gerçekleştirmek suretiyle inkılapçı bir yaklaşım uygulamıştır. Bu politik, kültürel ve sosyolojik değişimler kadar önemli olan bir diğer olgu da ekonomide ortaya koyulan devletçilik ilkesidir. Devletçilik üç İlkenin yani cumhuriyetçilik, halkçılık ve milliyetçilik ilkelerinin bir bütün olarak ekonomiye yansımasıdır. Adeta saç ayağını birleştiren halkadır. Böyle bir devletçilik hiçbir yoruma gerek kalmadan bizzat Atatürk'ün kendisinin de ifade ettiği gibi ılımlı ve sosyal devletçiliktir.
Türkiye Cumhuriyeti’nde 75 Yılda Neler Yapılmıştır, Neler Yapılmalıdır?
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 43 · Sayfa: 361-379
Özet
Cumhuriyetin 75. yılına girerken, zamanımızda Cumhuriyet rejiminin kendi içinde geçirdiği dönüşümler ve gelecekte Türkiye'de Cumhuriyet rejiminin yapısı konusunda öngörülerde bulunmak için, Atatürk önderliğinde kurulan ve daha sonra kuram ve kurumlarıyla yerleştirilmeye çalışılan -ki bu çabanın, günümüzde Cumhuriyetin geldiği aşama dikkate alındığında büyük oranda başarılı olduğunu görüyoruz- yönlerinin tartışma konusu yapılması gerekmektedir.
Cumhuriyetin Oluşumunda Atatürk Ve Sonrası
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 43 · Sayfa: 333-360
Özet
Her toplum, yapısı gereği, belirgin ya da belirsiz bir değişime uğrar. Yani toplum zamanla farklılaşır. Toplumsal hareketlilik adı verilen, sosyolojik olay, bazen ilerlemeyi, bazen de gerileyişi ifade eder. Bir toplumda, sosyal, kültürel ve ekonomik olmak üzere çeşitli alanlarda hareketlilik yaşanabilir. Toplumsal hareketlilik, kendiliğinden oluşabildiği gibi, çoğu zaman da grupları yöneten bir önder tarafından gerçekleşir.
Atatürk ve Milliyetçilik
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1998, Cilt XIV, Sayı 42 · Sayfa: 758-777
Özet
Milliyetçilik tarihî açısından en önemli dönem ise, şüphesiz XIX. yüzyıldır. Bu yüzyılda insanlık siyasî, askerî, İktisadî ve diğer toplumsal alanlarda çok büyük gelişmeler kaydetmiştir. Kaydedilen bu gelişmelerden biri de milletlerin uyanması ve milliyetçilik fikirlerinin yayılmasıdır. Bu dönemde başlayan toplumsal fikir ve olaylar çok büyük bir hızla XX. yüzyıla taşınmış ve XX. yüzyıldaki gelişmelerin temelini oluşturmuştur. Bugünkü modern anlamda XIX. yüzyılda başlayıp XX. yüzyılda yaygınlaşan ve dünyanın siyasî olarak yeniden şekillenmesinde etkili olan milliyetçiliği ele almadan önce kısaca milleti tarif etmekte yarar vardır.