1135 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Atatürk Araştırma Merkezi
  • Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

Talat Paşa Davası” Kararına Berlin’deki Müslümanların Tepkisi ve Alman Hükümeti’nin

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2005, Cilt XXI, Sayı 63 · Sayfa: 1019-143
Bu çalışma, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi (Cilt XX, Sayı 58 (Mart 2004)'nde yayınlanmış olan "Tehcir Olayı'nın Propaganda Sürecindeki Doruk Noktası: Talat Paşa Davası" adlı makalenin devamı niteliğindedir. Dolayısıyla burada Talat Paşa Davası ve bunun dünya basınına yansıması tekrar değerlendirilmemiştir. Bu çalışmada "Talat Paşa Davası" kararına o günlerde Berlin'de yaşayan İttihatçılar ve Müslüman grupların, teşkilatlı ya da ferdi olarak ortaya koydukları tepkiler ele alınmıştır. Ayrıca Alman Hükümeti'nin bu tepkiler karşısındaki tavrı da irdelenmiştir. Bu amaçla bir taraftan Berlin'de yaşayan Mısır, Azerbaycan, Hindistan, İran, Tatar, Arap ve Türk temsilcilerinin Alman Devlet başkanına yazmış oldukları mektup ve bu mektuba Alman hükümetinin verdiği cevap değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Aynı zamanda "Talat Paşa Davası" kararının adaletsizliğini savunan Emir Sekip Arslan Bey ile Dr. Rıfat Mansur'un hazırlamış olduğu broşürler ile Alman Dışişleri Bakanlığı Arşivi (PA-AA)'nden temin edilen belgeler değerlendirilmiştir. Bütün bunların sonucunda 'Talat Paşa Davası" kararının anlaşılmasına ve "Ermeni Meselesi" konusundaki araştırmalara katkıda bulunulmaya çalışılmıştır

Bazı Atatürk Resimlerinden Örneklerle Cumhuriyet Resminde Figür

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2005, Cilt XXI, Sayı 63 · Sayfa: 1045-1069
Bu incelemede, Cumhuriyet Dönemi Türk resim sanatının en temel konularından biri olan figür ve figürlü resim; son çeyrek yüzyıl boyunca ortaya konulmuş Atatürk resimleri Örneklenerek değerlendirilmektedir. Figüratif resmin en yaygın olduğu tür portreler ya da çoğu kez her biri bir portre özeniyle yapılmış önemli kişilikleri ve olayları konulu bir şematİzasyon düzeni içinde anlatan çok figürlü tablolardır. Dünyanın her yerinde hemen her dönemde resim diliyle bir şeyler anlatmak isteyenler, ulusal, ideolojik veya ne tür bir birlik anlayışı olursa olsun o topluluk için önemli olan önder, kahraman ya da kurtarıcı gibi imge ve simgeleri, bilim, edebiyat ve sanat insanlarını tek başlarına veya bir konu içinde çok sık kullanmışlardır. Özellikle de toplumlarm hayatında son derece önemli rolleri olan, köklü değişimlerin önderi olmuş insanlar en çok resimleri ve heykelleri yapılan insanlar olmuşlardır. Elbette bu anlamda Türkiye'nin resmi en çok yapılan insanı da, Cumhuriyet'in kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk'tür. Aynı zamanda tarih için bir belge de olan bu Atatürk resimlerini, iki gruba ayırabiliriz . Bu tür resimlerin oluşturduğu ilk grup portrelerdir. İkincisi ise birden fazla figürün konunun anlatımını paylaştığı çok figürlü kompozisyonlardır.

Osmanlı’dan Cumhuriyete Savrulan Bir Hayat: Mehmet Faik Asal (1889-1958)

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2005, Cilt XXI, Sayı 63 · Sayfa: 997-1018
Acıpayam'dan başlayan hayat yolculuğuna eğitim amacıyla Denizli, İzmir ve İstanbul'u dahil eden Mehmet Faik, II. Meşrutiyetin ilanı ve 31 Mart Olayı şahitlerinden biri olmuştur. Başladığı yüksek tahsili tamamlayamayan Mehmet Faik, İstanbul'da çıkan ve döneminin en önemli gazetelerinden biri olan Tanin gazetesinde çalışmaya başlamıştır. Bu sırada Batıcı görüşlere sahip Mehtâb mecmuasının sorumlu müdürlüğünü, bu derginin kapatılmasından sonra yayınlanan Şebtâb mecmuasının genel müdürlüğünü yapmıştır. Hüseyin Kazım Beyin Selanik Valiliği'ne atanması ile Selanik'te Vodine Kazası Osturva Nahiyesi Müdürlüğü'ne atanmıştır. Balkan Savaşı başladıktan sonra İstanbul'a dönmüştür. Bâb-ı Âli Baskını arkasından Acıpayam'a dönme kararı almıştır. Mehmet Faik Bey nahiye müdürlüğü ve dava vekilliği görevlerinde bulunmuştur. Mehmet Faik Bey, Acıpayam Türk Ocağı reisliği, CHP Mutemet ve İlçe Başkanlığı, İl Genel Meclisi Üyeliği, Acıpayam Belediye Başkanlığı, İl Daimi Encümeni Üyeliği ve VII. Dönem (1943-1946) Denizli Milletvekili olarak TBMM'de görev yapmıştır. 1946 seçimlerine bağımsız milletvekili adayı olarak girmesi partisiyle ilişkilerinin bozulmasına yol açmıştır. Faik Asal, Acıpayam Orman İdaresi ve Burdur'un Yeşilova ilçesinde dava vekilliği görevlerinde bulunduktan sonra 27 Haziran 1958'de ölmüştür.

Modernleşme Sürecinde Ödemiş Halkevî’nin Kuruluşu ve Faaliyetleri

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2005, Cilt XXI, Sayı 63 · Sayfa: 968-987
1932 yılında kurulmuş olan halkevlerinin yakın dönem Türkiye tarihi açısından en büyük özelliği Kemalist devrımlerin ilkelerinin pratikte halka en kolay yolla ulaştırılması yönünde gerçekleştirdiği faaliyetlerdi. Kemalist devrimlerle şekillenen yeni yaşam biçimlerinin halkevlerinin kurulduğu bölge özellikleri göz önünde bulundurularak düzenlediği dikkatlerden kaçmadı. Okuma yazmanın çok düşük olduğu, ekonomik sorunların pençesinde kıvranan Türkiye'de halkevleri Cumhuriyetin ilk yıllarında tavandan tabana büyük bir örgütlenme ile toplumsal ve kültürel kalkınmanın anahtarı olmuşlardır. Bu taşra için daha farklı bir anlam ifade ediyordu. Batı Anadolu'da Küçük Menderes Havzasında iri bir kasaba olan Ödemiş'te de Kemalist devrimler, cumhuriyet değerleri toplumsal ve kültürel yaşamın modem yüzü halkevi ile kendini göstermiştir.

Makbule Atadan’ın Atatürk’e İlişkin Anlattıkları Üzerine Bir Basın Taraması

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2005, Cilt XXI, Sayı 63 · Sayfa: 1091-1111
Atatürk'ün gerçeklere dayalı yaşam öyküsünün yazılışında, özellikle bu yaşamın çocukluk ve gençlik dönemlerinin doğru ve yeterli belirlenmesinde annesi Zübeyde Hanım ve kız kardeşi Makbule (Atadan) Hanım'm anlattıkları, ilk elden kaynak olarak büyük önem taşımaktadır. Bu yazımızda Atatürk'ün kız kardeşi Makbule Hanım'm basınımızda yer alan Atatürk'e ilişkin ilk elden söyleşileri, kronolojik sıra içinde gösterilmiş ve örnekler verilmiştir.

Türkiye Cumhuriyetinin Doğum Belgesi: Amasya Tamimi

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2005, Cilt XXI, Sayı 63 · Sayfa: 1071-1089
Bu makalede, Mondros Mütarekesinden sonra İtilâf Devletleri'ne karşı başlatılan Türk Millî Mücadele hareketi içinde, Mustafa Kemal Paşanın Samsun'dan Amasya'ya gelişi ve Amasya'da Millî Mücadele'nin başlangıç ateşini yakarken yaşadıkları ile "Cumhuriyetin doğum belgesi" olan Amasya Tamimi'nin ortaya çıkışı, önemi ve etkileri üzerinde durulacaktır.

İsmet İnönü'nün Üç Mektubu

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2005, Cilt XXI, Sayı 63 · Sayfa: 988-998
İsmet İnönü, siyasi yaşamı boyunca sanat ve edebiyata yakın ilgi göstermiş, fikir adamları, sanatçılar ve edebiyatçılarla ilişkisini ömrünün sonuna kadar kesintisiz sürdürmüş bir devlet adamıdır. Bu yazıda İsmet İnönü'nün, söz konusu niteliğini belirtmek amacıyla üç mektubu yayınlanmıştır.

Mustafa Kemal Paşanın Millî Mücadele’nin Lideri Olması

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2005, Cilt XXI, Sayı 63 · Sayfa: 841-858
Tam Metin
Toplumlann büyük adama İhtiyacı en çok bunalımlı dönemlerde belirir. Bunalımdan çıkışın yolunu arayan ve İradesi İle topluma yön veren kişiler büyük adamdır, şeftir, liderdir. Atatürk'ün ortaya çıkışında, olağanüstü nitelikleri bulunduğu hakkında kitlelerde sağlam bir inanç uyandırması, vatandaşın ona inanması en önemli faktör olmuştur. Atatürk, gerçekçi yönü ve uzak görüşü ile, Osmanlı Devletinin felakete yuvarlanışını gören, durum tespiti ile değerlendirme yapan ve sonuç olarak kurtuluş için karar alan kişidir. Bu nedenle Millî Mücadelenin şefi ve lideri olmak, her şeyden önce O'nun hakkı ve kaderi idi.

Belgeler Işığında Bağımsız Hatay Devleti'nin Kuruluşu ve Türkiye

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2005, Cilt XXI, Sayı 62 · Sayfa: 423-452
Tam Metin

Mondros Mütarekesi sonrasında Fransız işgaline terk edilen Sancak, bilâhare Milletler Cemiyeti'nce Fransız "mandat" yönetimine bırakılmıştır. "Mandat" yönetiminin 1936'da sona ermesiyle ise Sancak, Türkiye'nin özellikle Atatürk'ün bizzat kararlı girişimleri ve yönlendirmesiyle bağımsızlık sürecine girmiştir. Bu aşamada Türkiye'nin uyguladığı kararlı politika ile Sancak, 1938 yılında Hatay Cumhuriyeti adıyla bağımsız bir devlet olarak tarih sahnesine çıkacaktır.

Çanakkale'de Şehit Olan Bodrumlular

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2005, Cilt XXI, Sayı 62 · Sayfa: 453-478
Tam Metin
Bilindiği üzere, Yakınçağ Türk ve Dünya tarihinde Çanakkale muharebelerinin önemli bir yeri vardır. Ancak bu savaşlarda şehit olan Türklerle ilgili yeterince araştırma yapılmamıştır. Bu araştırmada, Bodrum Vefayata Mahsus Vukuat Defterleri esas alınarak ve diğer kaynaklar da incelenerek Çanakkale Muharebelerinde şehit olan Bodrumlular tespit edilmiş ve bu şehitler değişik açılardan değerlendirilmiştir.