13 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
Anahtar Kelimeler
- Çanakkale Savaşı 13
- Atatürk 2
- Çanakkale Battle 2
- Gallipoli 2
- Gelibolu 2
Alman Kaynaklarına Göre Çanakkale Savaşı ve Zaferi
Belleten · 2016, Cilt 80, Sayı 289 · Sayfa: 899-938 · DOI: 10.37879/belleten.2016.899
Özet
Tam Metin
Uzun bir geçmişe sahip olan Türk-Alman ilişkilerinin finali, 1914 Türk-Alman Askerî İttifakı ve 1914-1918 Birinci Dünya Savaşı'nda birlikte savaşmalarıdır. Üç kıtada, çok geniş bir coğrafya binlerce kilometrelik bir alanda yan yana harp eden Türklerin ve Almanların ortak cephelerinden biri de Çanakkale'dir. İtilaf Devletlerine karşı karada ve denizde birlikte savaşılan Çanakkale Savaşı'nda parlak bir zafer kazanılmıştır. Çanakkale Savaşı ve zaferi bütün yönleriyle Türk tarihçileri tarafından yeterince ele alınsa da ve gündeme getirilse de, Türkiye'nin müttefiki Almanya'nın bu savaştaki yeri ve zaferdeki katısı pek de araştırılmamıştır. Ayrıca konuyla alakalı mevcut araştırmalarda Alman kaynaklarına yeterince müracaat edilmemiştir. Makalemiz bu boşluğu doldurmak için kaleme alınmıştır. Türkiye'nin müttefiki olarak Almanya'nın Çanakkale Cephesi'ndeki askerî personel ve askerî mühimmat bakımından bu zaferdeki yeri ve rolü araştırılmıştır. Çalışmada birinci ve ikinci elden Alman kaynaklarına müracaat edilmiştir. Çalışma neticesinde ortaya çıkan sonuçlar şöyledir: Çanakkale Savaşı'nın kazanılmasında Almanya'nın askerî ve mühimmat olarak ciddî destekleri olmuştur. Çanakkale Cephesi'ne Türk Ordusu ile birlikte savaşan 500-700 arasında değişen komutan, subay, asker ve askerî uzman iştirak etmiştir. Özellikle de komuta kademesinde ciddî bir ağırlıkları vardı. Askerî malzeme olarak Almanya'da gelen önemli oranda silah desteği söz konusudur. Alman deniz altıları ve uçakları da bu savaş iştirak etmişlerdir. Cephe gerisinde ise istihbarat ve sağlık gibi alanlarda da benzer bir desteği vermişlerdir. Bu bilgiler ışığında makalemizde çıkan en önemli sonuç, Çanakkale zaferinin elde edilmesinde Alman subaylarının ve askerî yardımının önemli bir yere sahip olduğu şeklindedir.
Çanakkale Savaşı’nda Siper Hayatı ve Cephede Sosyal Faaliyetler
Erdem · 2011, Sayı 59 · Sayfa: 199-228
Özet
Tam Metin
Çanakkale savaşları olağanüstü şartların ve olağanüstü mücadelelerin savaşıdır. Türk askeri Çanakkale'de bir ölüm-kalım savaşı vermiş; gelecek nesillerin varlık ve bağımsızlık mücadelesi için hayatını vatanına feda etmiştir. Çanakkale Savaşı'nda siper hayatı ve cephede sosyal faaliyetler konulu bu çalışmada, Türk askerinin olağanüstü şartlarda oluşturulan cephedeki sosyal hayatı ele alınacaktır. Çalışma, siper hayatı ve askerlerin sosyal ihtiyaçlarının temini, cephede askerin psikolojik durumu ve propaganda faaliyetleri, esirlere yapılan muameleler ve cepheyi ziyaret eden heyetler çerçevesinde özellikle dönemin basınına yansıyan ve hatıratlarda yer alan veriler çerçevesinde incelenecektir. Anahtar Kelimeler: Çanakkale Savaşı, cephe hayatı, Türk askerinin siper hayatı, Çanakkale Savaşı'nda sosyal faaliyetler.
Çanakkale Savaşı’nda Şehit Olan Hendekliler
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2010, Cilt XXVI, Sayı 77 · Sayfa: 289-306
Özet
Tam Metin
Çanakkale Savaşı, Türk askerinin yazdığı bir kahramanlık destanıdır. Türk askeri, denizde ve karada, kendinden çok üstün kuvvetlerle savaşmış ve vatan toprağını büyük bir fedakarlıkla savunmuştur. Osmanlı ülkesinin pek çok yerinden olduğu gibi Sakarya ili Hendek ilçesinden de pek çok kişi Çanakkale Savaşı'na katılmış çok sayıda şehit verilmiştir. Sakarya yöresi göçmenlerin yoğun olduğu bir bölgedir. Burada Sakarya ili Hendek İlçesi'nin Çanakkale Savaşı'ndaki şehitleri Vefayata Mahsus Vukuat Defterleri esas alınarakincelenmiştir. Bu kayıtlarda şehitlerin isimleri, doğum tarihleri, anne ve baba isimleri, evli-bekar oldukları, şehit oldukları tarih ve şehit oldukları yerler ile ilgili bilgiler bulunmaktadır. Bu çalışmada Hendek nüfus kayıtlarının yanı sıra diğer kaynaklar da incelenerek Çanakkale Savaşı'nda şehit olan hendekliler tespit edilmiş, bu şehitler değişik açılardan tablolar halinde sunularak değerlendirilmiştir. Değerlendirmede göçmenlerin bu yöreyi yeni vatanları sayıp saymadıkları üzerinde de durulmuştur.
Çanakkale Savaşları Sırasında Osmanlı Hükümeti’ni ve Padişahı İstanbul’dan Taşıma Planları
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2008, Cilt XXIV, Sayı 70 · Sayfa: 195-212
Özet
Tam Metin
İtilâf Devletleri, Çanakkale savaşlarında Osmanlı Devleti'ni savaş dışı bırakmak ve İstanbul'u ele geçirmek için Donanma ve Hava Kuvvetleri'nden oluşan filolarıyla İstanbul'u tehdit etmiş ve bombalamışlardır. Savaş süresince meydana gelen tahribatlar ve Osmanlı Devleti'nin aldığı önlemler bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Savaş esnasında Başkent İstanbul'un maruz kaldığı tehlikeleri ortaya koymak için arşiv belgelerini ve dönemin gazetelerini ana malzeme olarak kullanmak suretiyle özgün bir çalışma yapmayı amaç edindik.
Tarihe Sığmayan Destanın Romanı... Ve Çanakkale (1 Geldiler, 2 Gördüler, 3 Döndüler) Mustafa Necati Sepetçioğlu
Erdem · 2007, Sayı 49 (Mustafa Necati Sepetçioğlu Özel Sayısı) · Sayfa: 197-210
Özet
Tam Metin
Mustafa Necati Sepetçioğlu, Dünkü Türkiye Dizisinde yayımlanmış olan Osmanlı ve Selçuklu Üçlemelerinin son halkası olarak gördüğü Çanakkale Zaferi'nin romanını ...Ve Çanakkale 1 Geldiler, 2 Gördüler, 3 Döndüler alt adlarıyla üç cilt halinde yazar. Birinci ve ikinci ciltlerde düşmanın gelişi ve düşmana karşı koyma çabaları anlatılırken, üçüncü ciltte Çanakkale Savaşı ve kazanılan tarihî zafer ele alınmaktadır. ...Ve Çanakkale Türk'ün gücünü küçümseyip onun boğazını sıkmaya gelenlere, Türk'ün gücünün gösterildiği ve nihayet geldiklerinden bin beter döndürüldükleri yerde yaratılan bir destanın romanıdır.
Türk Milletinin Çanakkale Savaşı Günlerinde Yüz Yüze Kaldığı Yokluk ve Yoksullukların... Ve Çanakkale Romanına Yansımaları
Erdem · 2007, Sayı 49 (Mustafa Necati Sepetçioğlu Özel Sayısı) · Sayfa: 183-196
Özet
Tam Metin
Sayısı ve kalitesi tartışılsa bile, Türk tarihinin akışını etkileyen Çanakkale Savaşı, Türk edebiyatında önemli ölçüde yankısını bulmuştur. Bunlardan biri Mustafa Necati Sepetçioğlu'nun …Ve Çanakkale isimli romanıdır. Farklı açılardan ele alınabilecek olan romanın muhtevasında dikkati çeken hususlardan biri, Türk milletinin Çanakkale Savaşı günlerinde yüz yüze kaldığı yokluk ve yoksulluklardır. Ekonomik, insanî ve idarî sahalarda çok belirgin olan yokluk ve yoksulluk, Çanakkale'yi geçilmez kılan insanların destanını çok daha anlamlı kılmaktadır. Bildiride adı geçen roman bu açıdan ele alınıp incelenmiştir.
Müttefiklerin Çanakkale Boğazı’nı Geçme İhtimaline Karşı Osmanlı Hükümeti’nin Başkenti Taşıma Planı
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2006, Cilt XXII, Sayı 64-65-66 · Sayfa: 379-386
Özet
Tam Metin
Çanakkale savaşı deniz harekatı başta olmak üzere, onu izleyen kara harekatıyla sıradan bir askeri harekat olarak değerlendirilemez. Çanakkale boğazı stratejik açıdan Osmanlı Devleti 'nin payitahtının anahtarı olduğu gibi iki kıtayı birbirine bağlayan önemli geçitlerden biridir. Bu açıdan Çanakkale harekatı Boğazlara ve İstanbul'a egemen olma savaşlarıdır. Çanakkale 'nin bu stratejik öneminden dolayı hükümet bir yandan Çanakkale 'nin savunulması için tedbirler alırken, diğer taraftan da İstanbul'un savunulması için de tedbirler almıştır. Bu tedbirler arasında müttefiklerin İstanbul'u işgal etme olasılığına karşı payitahtı Eskişehir ve Konya 'ya nakletme planı da vardır.
Hilâfetin Dış Cephesi
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1998, Cilt XIV, Sayı 41 · Sayfa: 348-358
Özet
Atatürk'ün hilâfetin kaldırılmasındaki kararlılığında rol oynayan en önemli faktör, O'nun "millî bağımsızlık" konusundaki hassasiyetidir. Daha aşağıda değineceğimiz gibi, 1923 Aralık ayında Ağa Han ile Emir Ali'nin Başbakan İsmet Paşa'ya gönderdikleri mektupta iki önemli nokta vardır. Birincisi, hilâfete milletlerarası bir nitelik kazandırmak, İkincisi de hilâfeti, Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasal yapısının bir parçası haline getirmektir. Yani hilâfet dolayısile başka devletlerin Türkiye'nin iç işlerine burnunu sokması sağlanırken, bir yandan da yeni Türkiye Cumhuriyeti'nin teokratik bir yapıya götürülmesi sağlanmış olacaktı ki, her ikisi de Atatürk'ün bağımsızlık veya laiklik ilkelerine ters düşmekteydi.
Türk Savaş Motivasyonu ve Çanakkale
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1996, Cilt XII, Sayı 34 · Sayfa: 289-293
Özet
Yaşamayı sürdürmenin, hayatı idame ettirmenin temellerinden birisi de mücadeledir. Yani bir bakıma kavgadır. Bu temel, fert için de, toplum için de geçerlidir. Bilhassa kendisini millet olma bilincine eriştirmiş toplumlar için daha da elzemdir. Kavga veya mücadeleyi benimseyememiş hiçbir canlı var olma, yaşama imkânına ve hakkına sahip değildir. Bu bizim için topyekün geçmişin ve tarihî olayların gösterdiği kesin bir hükümdür. işte bu hüküm neticesinde yeryüzünde var olma veya kendisini üstün kılma mücadelesi veren kültürler, kavgayı ve onun uç noktası olan savaşı hayatın bir realitesi kabul ederek ona İlmî bir gözle bakmışlar ve hatta bazen bir "sanat" algılamasıyla bakmışlardır.
Çanakkale'deki Komutan ile Modern Türkiye Cumhuriyeti'ne
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1996, Cilt XII, Sayı 34 · Sayfa: 315-320
Özet
I. Dünya Savaşı'nda Çanakkale'deki zafer, Türk askerinin maneviyatı sayesinde kazanılmıştır, doğrudur. Balkan Savaşlarını da yapan orada da savaşan aynı Türk askeri değil mi? O zaman bu askerler inançsız, imansız mıydılar, yoksa bunlar başka bir milletin askeri miydi? Çanakkale dışındaki Kafkasya hariç diğer cephelere ne demeli? Buradaki gerçek, savaşan askerdeki maneviyatı ve inancı ateşlemek çok önemlidir. Bunu da M. Kemal Çanakkale'de gerçekleştirmiştir. Millî Mücadele'de ateşlemiştir.