17 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • İşgal
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Osmanlı Arşiv Belgeleri Işığında İşgal Döneminde Bursa

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2003, Cilt XIX, Sayı 55 · Sayfa: 51-82
Osmanlı Devletine uzunca bir süre başkentlik yapmış olan Bursa, Anadolu'da her açıdan önemli vilâyet merkezlerinden biri idi. Millî Mücadele döneminde Bursa, Ankara Yönetimi açısından hem iç hem de dış cephe özelliği taşımaktaydı. Bu bakımdan Bursa Mondros Mütarekesi sonrasında önemli gelişmelere sahne oldu. Nitekim Bursa Damat Ferit Paşa Hükümetince Millî Mücadele'ye karşı bir merkez haline getirilmeğe çalışıldı. Ancak Heyet-i Temsiliye bilâhare TBMM ve Hükümetinin girişimleriyle Yunan işgaline kadar Bursa Millî Kuvvetlerin kontrolünde tutuldu. Ancak İzmir'in işgalinden sonra İtilaf Devletlerinin izni ve desteğiyle Anadolu'da yeniden işgal harekâtına girişen Yunanlılar 8 Temmuz'da Bursa'yı işgal ettiler. Bundan sonra Bursa'da tam bir işgal yönetimi oluşturan ve buraya yerleşmeğe çalışan Yunanlılar kenti takriben iki yıl ellerinde tuttular. Bursa bu işgal boyunca tam bir baskı, kaos ve anarşi ortamında kaldı. Bu dönemde Bursa ve çevresinde Rum ve Ermeni çetelerinin terörü esti. Bursa bu ortamdan ancak Büyük Taarruz sonrası Millî Kuvvetlerce 10 Eylül 1922'de geri alınmasından sonra kurtuldu.

MOSHE GAMMER, Muslim Resistance to the Tsar (Shamil and the Conquest of Chechnia and Daghestan), Frank Cass Co., Ltd., (Londra 1994), XXIII-452 s. [12 resm+22 hart] (Çara Müslüman Direnişi - Şamil ve Çeçenistan ile Dağıstan'ın İşgali) [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 1997, Cilt 61, Sayı 231 · Sayfa: 439-442
Tam Metin
Tel Aviv Üniversitesi ögretim üyesi Dr. Moshe Gammer'in bu eseri Londra Üniversitesi Ekonomi ve Siyasi Bilimler Okulu'nda (London School of Economics and Political Science) savunduğu doktora tezidir. Dr. Gammer Batı dünyasının bilimsel geleneğine sadık kalarak ve Doğu'nun da alçakgönüllülüğünü ihmal etmeyerek bu çalışması esnasında kendisine en ufak dahi olsa maddi veya manevi yardımda bulunan her şahıs ve kuruluşa teşekkür etmeyi ihmal etmemiş ve bu davranışı ile bazılarının düşündüğü gibi bilimsel şahsiyetinden bir şey kaybetmemiş, tersine çok yücelmiştir. Eser XXIII sayfa giriş (içindekiler, resim ve haritaların listesi, teşekkür, transliterasyon ile takvimlerin izahı, önsöz ve kronoloji); 295 sayfa metin: 137 sayfa (s. 296-433) dipnotlar; 2 sayfa arşiv malzemeleri ve yayınlanmamış kaynaklar; 7 sayfa (s. 436-442) sözlükçe ve 9 sayfalık indeksten yani 475 sayfadan müteşekkil çok hacimli bir eserdir.

İzmir'in İşgali Üzerine

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1996, Cilt XII, Sayı 36 · Sayfa: 739-753
Osmanlı Devleti, 1914'de dâhil olduğu, I. Dünya Harbi'nden, Müttefiklerinin ateşkes istemesi ve harpten çekilmeleri sonucu, 30 Ekim 1918'de Mondros Mütârekesini imzalamak suretiyle mağlup bir devlet olarak çıkmıştır. Mütârekenin imzalanması, mevcut kayıplar bir yana, meseleyi hukuken sona erdirmiş olmuyordu. Devlet, iki önemli mesele ile karşı karşıya idi. Birisi; Mondros Mütârekeşi'nin nasıl uygulanacağı?; diğeri de Mütâreke sonrasında imzalanacak Muâhede ile Devlet'in durumunun ne olacağı? idi. Ali Fuat Cebesoy'un "2 Kasım 1918'de Mütâreke şartları ordulara tebliğ edilmişti. Müttefiklerimize dikte ettirilen şartlar nazar-ı itibara alınırsa daha mûtedil sayılabilirdi. Bulgarlar kayıtsız şartsız teslim olmuşlardı. Ancak gâlib devletler ahde vefa gösterebilecekler miydi? Yoksa bir kin ve intikam politikası mı güdeceklerdi?" sözleriyle ifade ettiği endişeler, Mütârekenin akabindeki psikolojiyi ve belirsizliği izah etmektedir.

İngiliz ve Fransız Resmi Belgelerinde İstanbul'un İşgalini (16 Mart 1920) Hazırlayan Gelişmeler

Belleten · 1992, Cilt 56, Sayı 217 · Sayfa: 963-984
Tam Metin
30 Ekim 1918 tarihli Mondros Bırakışması ile İtilaf Devletleri'nin denetim ve kontroluna girmiş bulunan İstanbul'un 16 Mart 1920 tarihinde resmen işgali Ulusal Bağımsızlık Savaşı'nın önemli bir dönemecini oluşturmaktadır. Çünkü, işgalle birlikte üyeleri seçimle belirlenmiş Meclis-i Mebusan'ın dağıtılarak mebusların tutuklanması ülkede bir anda bir yönetim boşluğunun doğmasını beraberinde getirmiştir. Buda, Erzurum ve Sivas Kongre kararlarında yer alan "ulusun temsilcilerinden oluşan ulusal bir meclisin" kurulması yolunda Mustafa Kemal'e aradığı fırsatı vermiş ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Ankara'da açılışını hızlandırmıştır.

Gediz Taarruzu

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1991, Cilt VII, Sayı 21 · Sayfa: 581-589 · DOI: 10.33419/aamd.703246
Bilindiği gibi Mondros Mütarekesinden hemen sonra memleketin yer yer işgali ve bu işgallerin ileride daha da genişleyeceğinin anlaşılması, bütün yurt sathında bir takım kuruluşların doğmasına yol açmış ve niha¬yet milletin silaha sarılarak nefis müdafaasına girişmesi başlangıçta işgal bölgelerindeki mahalli birliklerin ve giderek bütün Millî Mücadele'nin adı haline gelecek olan Kuvayi Millîye Hareketi'nin meydana gelmesine sebep olmuştur.

İstiklâl Harbi’nde “Milne Hattı”

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1991, Cilt VII, Sayı 21 · Sayfa: 567-579 · DOI: 10.33419/aamd.703235
İzmir'in işgalinden sonra Müttefikler, güneyde Aydın demiryoluna, güney-doğuda Aydın'dan Nazilli'ye, doğu ve kuzey-doğuda Manisa ve Turgutlu şehirlerine, kuzeyde ise Ayvalık ve Bergama'ya kadar uzanan sa¬hayı Yunan işgal mıntıkası olarak tanımışlardı. Bu sahayı işgal maksadıyla Yunanlıların, İzmir'den Anadolu içlerine ilerlemeleri Millî Kuvvetlerin mukavemetine uğramış ve Yunan ileri harekâtı 3 Kasım da Milen Hattı'nda durdurulmuştur.

Güney Vilâyetlerimizin İşgalinin Türk Basınındaki Yankıları

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1988, Cilt IV, Sayı 12 · Sayfa: 783-792
Türk basını içinde özellikle Anadolu basını Güney'deki işgaller karşısında açık bir tavır takınmış ve yayınlarıyla kamuoyu oluşturmaya çalışmıştır. Bu yayınlar mitinglerde alman kararları ve yayınlanan bildirileri ihtiva ettiği kadar Özellikle işgali, Mondros Mütarekesi, Wilson Prensipleri ve milletlerarası hukuk açısından değerlendiren ve doğurduğu sonuçlan dile getiren başyazılar olarak karşımıza çıkmaktadır.