2 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Tarih Kurumu
  • Şiilik
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı

Erken Abbâsi Hilafetinde Bir Veliahtlık Krizi: Şiî İmam Ali er-Rızâ’nın Veliaht Tayin Edilişi ve Bağdat Muhalefeti

Belleten · 2014, Cilt 78, Sayı 283 · Sayfa: 855-878 · DOI: 10.37879/belleten.2014.855
Tam Metin
Abbâsi halifesi Me'mûn (198-218/813-833), kendisini veliahtlıktan azlettiği için bir süredir savaşmakta olduğu kardeşi Emîn'i (193-198/809-813) yenilgiye uğrattıktan birkaç yıl sonra, İmâmiyye Şiasının sekizinci imamı Ali b. Mûsâ'yı, o sırada ikâmet ettiği Merv'e getirterek er-Rızâ lakabıyla veliaht tayin etmiş ve bu kararıyla yeni bir karışıklığa neden olmuştur. Bu çalışma Me'mûn'u böyle bir karar almaya götüren süreci ve iç savaş esnasında Emîn'in yanında yer almış olan Abbâsi ailesi ve Bağdat halkının bu karara gösterdikleri tepkiyi konu almaktadır. Makalede Me'mûn'un neden böyle bir girişimde bulunduğu sorusuna getirilen yorumlar değerlendirilmiş ve en olası saikler tartışılmıştır. Sünnî ve Şiî kaynaklarda yer alan kayıt ve rivayetlerin ışığında, Me'mûn'un Şiî bir imamı veliaht tayin edişinde dinî bir motivasyon aramak yerine, bu olayı belirli hedefleri olan siyasî bir planın parçası olarak görmek gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

Muhammed Kerim Yusuf-i Cemali, Zindegâni-i Şah İsmail-i Evvel (Bâ nigâreş ber hususiyat-ı cismi, ruhi, zovki, ahlaki, mezhebi ve revabıt-ı cı bâ düvel-i harici), (I. Şah Ismail'in Hayatı (Beden, Ruh, Zevk, Ahlak, Din Bakımından Özelliklerinin Tasviri ve Yabancı Devletler İle ilişkileri), İntişarat-ı Muhteşem

Belleten · 2011, Cilt 75, Sayı 273 · Sayfa: 609-612
Merhum Prof. Dr. Faruk Sümer, 1976 yılında basılan Safevi devletinin kuruluşuna dair yazdığı eserine "Safevi Devleti'nin kuruluşu İslam ve Türkiye tarihinde mühim bir hadisedir. Bu hadisenin en mühim neticesi, İslam aleminin merkezinde yeni bir âlemin meydana gelmiş olmasıdır. Başlıca vasfı Şiilik olan ve İran'ı içine alan bu âlem, varlığını, bilindiği gibi, zamanımıza kadar devam ettirmiştir. Anadolulu Türklerin Safevi devletini kurmaları ve bu unsurun zor kullanarak Şiiliği İran'ın rakipsiz bir mezhebi haline getirmesi bugüne kadar ilim âlemince lâyıkıyle anlaşılmamış bir konudur" ifadesi ile başlamakta, "Safevi devletinin milli bir İran devleti olduğu görüşünün artık ciddi ilim adamları arasında pek taraftarı kalmadığını" belirterek, "Safevi devleti tarihinin bizim için taşıdığı ehemmiyet, bilhassa devleti kuran ve geliştiren unsurun Anadolulu olması ve bunlarla ilgili olarak kalabalık sayıda göçebe ve köylü Türk topluluklarının bu ülkeden İran'a göç etmeleridir" diyerek "devletin kurulduktan sonra da uzun zaman, bilhassa insan gücü bakımından Anadolu'dan beslendiği sonucuna" varmaktadır.