6 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler
- Anıt 4
- ANIT 2
- Kitabe 2
- Tarih 2
- Akkoyunlular 1
- Bulgaristan 1
- Bulgarlar 1
- Diyarbakır 1
- GÖKTÜRK 1
- Kuzey Moğolistan 1
Orhun Yazıtının Yeni Üç Anıtı Hakkında
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2000, Cilt 48 · Sayfa: 64-68
Özet
Orhun Yazısı Anıtı geçen yüzyılın sonunda bulundu, Avrupalı gezgin bilim adamları tarafından ilmi olarak okundu. Şunu belirtmek gerekir ki, bu Orta Asya'nın engin topraklarında bulunan Orhun Yazısı Anıtları'nı ana araştırma konuları yapan Doğu-bilimcilerin ve bu tarihi anıtların ana yurdunda yaşayan bizim bilim adamlarımızın ilgisini çekmiştir. Eğer bu sektörü geliştirirsek, Altay çalışmalarına, hatta Moğol ve Doğu araştırmalarına da şüphe götürmez bir sonuç getirecektir. Bu yüzden Moğol bilim adamları zaten bilimle çevrelenmiş Orhun Yazısı Anıtlarını aramaktadırlar. Bu çalışmada bunlardan üçü sunulmuştur.
ŞEVKET BEYSANOĞLU, Anıtları ve Kitabeleri ile Diyarbakır Tarihi, 1. cilt: Başlangıçtan Akkoyunlular'a kadar, Ankara 1987; 2. cilt: Akkoyunlular'dan Cumhuriyete kadar, Ankara 1990: Diyarbakır Belediyesi yayınları. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 1992, Cilt 56, Sayı 217 · Sayfa: 1111-1114
Özet
Tam Metin
Köklü bir tarihe sahip olan ve bir çok medeniyetlerin birleştiği bir konumu bulunan Diyarbakır'ın önemi inkar edilemez. Bu önemli şehir Ziya Gökalp, Süleyman Nazif, Cahit Sıtkı Tarancı ve Ali Emiri gibi meşhur şair ve ilim adamlarını yetiştirdiği gibi Muslihiddin-i Lari, Bıyıklı Mehmed Paşa ve Özdemir oğlu Osman Paşa gibi tarihçi ve tarih yapanları da yetiştirmiş ve bağrına basmıştır. İşte bunları eserleriyle birlikte ilim alemine tanıtan kişi de Dr. Şevket Beysanoğlu'dur. Beysanoğlu'nun en büyük yapıtı da henüz iki cilt halinde yayınlanan Diyarbakır Tarihi'dir.
ORHON ANITLARINDA TÜRKLERİN KRALLIK SOYUNUN ADI
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 137-139
Özet
"Tutszyue, ayrı bir Syunnu kabilesidir. Onların soy adı Aşina'dır." Çjou-Şu'nun tarihi vakayinamesi VI. Yüzyılın ortasında Kuzey Çin Krallığı 'nın yeni ve tehlikeli komşusunun ortaya çıkışını böyle anlatır. Türk menşe efsanesine göre Aşina'nın atası dişi bir kurttur.
GÖKTÜRK ANITLARININ ALTAYİSTİK AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1990, Cilt 38 · Sayfa: 41-53
Özet
Türk dilinin, en eski belgeleri olarak kabul ettiğimiz Orhun Abideleri (Göktürk Anıtları)'nın kelime hazinesi çok sınırlı ve bir kısmının da okunuşu ve manası hala münakaşa konusu olduğu için, Altayistik açıdan değerlendirilmesi oldukça dar bir alanda yapılabilmektedir.
Bulgaristan'daki Osmanlı Anıtları
Belleten · 1986, Cilt 50, Sayı 196 · Sayfa: 291-314 · DOI: 10.37879/belleten.1986.291
Özet
Tam Metin
Bulgaristan, ülke topraklarının her tarafına yayılmış durumda olup, beş asırlık Osmanlı hâkimiyetinde gelişmiş olan ve günümüzde hâlâ daha izleri görünen bir doğu medeniyetinin inkâr edilemeyen kalıntılarını taşımaktadır. Gerçekten bu medeniyetin birçok anıtı Bulgaristan'da muhafaza edilmektedir. Bu anıtlar Osmanlıların her türden inşaat alanındaki faaliyetinin kanıtlarıdır: Şehircilik, bayındırlık eserleri, kaleler, mescitler, camiler, dini okullar -medreseler- kervansaraylar, halk hamamları, çeşmeler, köprüler v.s. gibi, Batılı ve Doğulu tarihçilerin sözünü ettikleri ve hatıralarına bazı seyahatnamelerde rastlanan anıtlar. Bu tarih mirasları, bir Bulgar şehrinin Türk hâkimiyetinde kalmış bir şehir olduğunu anlama ve bu hâkimiyete ait yapıların ve diğer anıtların genel görüntüsü hakkında bir fikir edinme imkânı sağlamaktadır. Bu görüntü, Bulgaristan'ın kurtuluşuna kadar birçok Bulgar şehri tarafından korunmuştur, fakat kurtuluştan hemen sonra Türk eserlerinin hızla ve sistemli bir şekilde tahribine başlanmış; ve birçok durumda bu eserler, kısmen de olsa, bir tasnife ve incelemeye tabi tutulamamış ya da korunmamıştır.
Kuzey Moğolistan'da Yeni Bir Uygur Anıtı : Taryat (Terhin) Kitabesi
Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 184 · Sayfa: 795-838 · DOI: 10.37879/belleten.1982.795
Özet
Tam Metin
Son yıllarda Moğolistan'da "runik" harfli irili-ufaklı birçok Türkçe kitabe bulunmuştur. Bunların en önemlilerinden biri Taryat veya Terhin kitabesidir. Dört parça halinde ele geçen bu kitabenin ilk parçası Moğol arkeologu Ts. Dorjsuren tarafından Moğol Halk Cumhuriyeti'nin Arkhangay (Kuzey Hangay) aymağımn Taryat bölgesinde, Hangay dağlarının kuzey-batı kısmında, Terhin ırmağı vadisinde toprağa çakılı olarak bulunmuştur. Mongolist Kh. Lubsanbaldan ile M. Şinekhüti'den ve Türkolog B. Bazilkhan ile S. G. Klyaştornıydan oluşan karma Moğol-Sovyet bilimsel heyeti 1969 yılında kitabe parçasını n bulunduğu yerde kazılar yapmış ve kitabeye kaide vazifesini gördüğü anlaşılan bir taş kaplumbağa heykelini meydana çıkarmıştır. Nihayet, 1970 yılında aynı yerde kazılara devam eden iki arkeolog, N. Ser-Odjav ve V. V. Volkov, toprak altından kitabenin diğer iki parçasını da çıkarmışlar ve böylece görevi tamamlamışlardır. Üç parça halindeki kitabe ile taş kaplumbağa heykeli Moğol Halk Cumhuriyeti'nin başkenti Ulan-Bator'a nakledilmiş ve Bilimler Akademisine bağlı Tarih Enstitüsü'ne konulmuştur.