3 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Ceza
Dergiler
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Klasik Dönem Osmanlı Devleti’nde Uygulanan Kürek Cezasının Hukuki Tahlili

Belleten · 2015, Cilt 79, Sayı 285 · Sayfa: 531-558 · DOI: 10.37879/belleten.2015.531
Tam Metin
Mühimme Defterlerinde sıklıkla görülen kürek cezası, nitelikli hapis cezası şeklinde görülen tazir cezasıdır. Kural olarak asli ceza olarak kullanılan ceza, bedeli ve nadiren de olsa tekmili ceza olarak uygulanmıştır. Tatbik yerine göre değerlendirildiğinde, kürek cezasının bedeni ve hürriyet kısıtlayıcı ceza olduğunu belirtebiliriz. Mezkûr cezanın şiddet seviyesi çok yüksektir; bu cezanın idam cezasından sonra en şiddetli ceza olduğunu söyleyebiliriz. Prensip itibariyle kanunilik ilkesine uygun bir şekilde uygulanan kürek cezası, kadınlar ve köleler dışında toplumunun tüm kesimleri için hükme bağlanabilmiştir. Şahsilik ilkesi de kürek cezası açısından kural olarak uygulanmıştır. Ancak "nefse" kefalet müessesesi, kürek cezasının şahsilik ilkesine istisna oluşturmaktadır. Kürek cezası, cezanın amacını açıklamaya çalışan neticeci teoriye ve umumi caydırıcılık teorisine uygun olarak kullanılmıştır. Bu ceza Divan-ı Hümayun ve/veya padişah emri ile hükmedilen bir cezadır. Padişahın bu konudaki yetkisi, cezanın affı konusunda da kendisini göstermektedir. Klasik dönemde uygulanan kürek cezasının mahkûma kamu hizmeti gördürme niteliği, bu cezadan öğrenilen bilgi, edinilen tecrübe olmuştur.

Memluk Devleti'nde Cezalar ve İşkencelere Dair

Belleten · 2010, Cilt 74, Sayı 270 · Sayfa: 351-368
Tam Metin
Ceza ve işkenceler tarih boyunca toplumların yaşadıkları ve muhtelif kaynaklar vesilesi haberdar olduğumuz olgulardır. Ceza ve çoğu kez onun bağlamında gelişen işkence, resmi ve hukuki veya gayrı resmi bir düzenleme/uygulama vasıtası olmanın ötesinde tarihte sosyolojik bazı ilişkilerin anlamlandırılması bakımından da önem taşır. Madalyonun ön yüzünde krallar veya sultanların parlak zaferleri ve icraatları dururken diğer yüzde duran olgulardan biri de ceza ve işkencedir. Memluklerde cezalar hafif olabildiği kadar fevkalade ağır ceza ve işkencelerin uygulandığı da görülmektedir. Ortaçağın bir yönüyle iktidar ve güç sultanlığı olan Memlukler devrinde de ceza ve onun ötesinde işkenceye varan uygulamalar kaynaklarda sık rastlanan bilgiler cümlesindendir. Bu çalışmada amaç cezaların ve işkencelerin sebeplerini ve hangi suça ne ceza verildiğini tespitten ziyade icra edilen bedeni ceza ve işkencelerin türlerini ortaya koymaktır.

Osmanlı Arşivlerine Göre Sinop Hapishanesi’nin Durumu

Erdem · 2008, Sayı 51 · Sayfa: 53-76
Tam Metin

Osmanlı devletinde hapis ceza ve uygulamalarının başlangıçta yaygın bir ceza olarak görülmezken sonraki dönemlerde ve özellikle de Tanzimat'tan sonra etkin bir ceza yöntemi olarak benimsendiği görülmektedir. XIX. yüzyıldan itibaren ise hapis cezası bütün suçlar için uygulanan bir ceza haline gelmiştir. Osmanlı devletinde Tanzimat döneminde çıkarılan ceza kanunları hapis cezasını asli cezalar arasına sokmuş ve etkin bir şekilde uygulanmaya başlanmıştır.

Hapis cezasının yaygınlaşması ile birlikte ülkenin değişik yerlerinde yeni hapishaneler yapılmıştır. Bu meyanda Osmanlı devleti, kaleleri ve buralarda bulanan zindanları ceza infaz yerleri olarak değerlendirme yoluna gitmiş ve kalebentlik cezasına çarptırılanları ülkenin değişik mıntıkalarındaki kalelerde bulunan hapishanelere göndermiştir. Osmanlı devletinde XIX. yüzyılın başlarından itibaren ön plana çıkan kalehapishanelerden birisi de Sinop Kalesi'nde bulunan hapishanedir. Sinop Hapishanesi XX. yüzyılın başlarından itibaren siyasi mahkûmların gönderildiği ceza infaz yerlerinden birisi olmak itibariyle dikkati çeker. Cezaevi ve sürgün yeri olarak Cumhuriyet devrinde de önemini sürdüren Sinop Hapishanesi ile ilgili olarak arşiv kayıtlarında birçok belge bulunmaktadır. Bu çalışmada ceza ve hapishane tarihimizde önemli bir yere sahip olan Sinop Hapishanesi ile ilgili belge ve bilgiler verilmeye çalışılacaktır.