3 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Ege
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

The Kocabaşis as Intermediaries?: The Local and Central Administration in Imvros/İmroz and Lemnos in the Early 19th Century

Belleten · 2014, Cilt 78, Sayı 281 · Sayfa: 223-244 · DOI: 10.37879/belleten.2014.223
Tam Metin
The communal dynamics of the Aegean islands and the relationship of the islanders with their civil and religious leaders and the relationship between communal leaders and local and central authorities have yet to be told. Studies in the Ottoman-Turkish historiography, generally following a monolithic approach, focused on primarily on Muslim ayans, whereas ignored their non-Muslim counterparts (kocabaşı). In the present literature, kocabaşıs were regarded as equals of ayans and as intermediaries between local people and central government and other Ottoman authorities. However, the economic, political and social conditions under which the non-Muslim counterparts of ayans -kocabaşıs- gained influence and power over local people in different regions of the Empire are not explored well yet. This paper, focuses on the role of the kocabaşıs in the island society and the relationship between kocabaşıs and islanders, and central government. Understanding the relationship among civil, religious local leaders and the Ottoman central authority will provide a better understanding of dynamics of power in the Aegean islands and help to answer the question how the local people were treated by their coreligionist local leaders and Muslim Ottoman authorities, both local and central.

Arkeolojik ve Filolojik Veriler Işığında M.Ö. 2. Binde Frit, Fayans ve Cam Malzeme Üzerine Bir Çalışma

Belleten · 2013, Cilt 77, Sayı 278 · Sayfa: 15-72
Frit, fayans ve cam kullanımı Ege, Mısır, Mezopotamya ve Anadolu'da M.Ö. 2. bin kültürünün önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Gerek arkeolojik gerekse filoloji verilerin ortaya koyduğu gibi özellikle Geç Tunç Çağı'nda, başta cam olmak üzere fayans ve frit malzemenin üst düzey uluslararası yazışmalara konu olabilecek kadar değerli ve yalnızca elit kesimin hizmetinde olan bir hammadde özelliği taşıdığı açıkça görülmektedir. Bunun yanı sıra söz konusu malzemenin üretiminde kullanılan atölyelerin çoğunlukla saray içinde ya da saray ile bağlantılı kesimlerde yer alması ve dağılımının saray kontrolünde yapılmış olması frit, fayans ve camın değerli materyaller arasında yer aldığını ortaya koymaktadır.

Pelasglar Kim İdiler?

Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 183 · Sayfa: 475-486 · DOI: 10.37879/belleten.1982.475
Tam Metin
Son yüzyıllarda yapılan arkeolojik kazılar Eski Çağa mensup yazarların ve özellikle Herodot'un ilmi değerini azaltmak şöyle dursun, tersine, onların anlattıklarını teyit etmiştir. Görülmüştür ki, o çağın gerek tarihçilerinin, gerek şairlerinin yazdıkları, önemsiz ayrıntılar bir tarafa bırakılırsa, şaşılacak derecede tarihi gerçeklere uymaktadır. Yüzyıllar boyunca efsanevi ve hayali bir şehir bilinen Troya'nın keşfedilişi Schliemann'ı n Homer'e olan güveninin yerinde olduğunu göstermiştir. Bundan dolayıdır ki, bugünkü tarihçiler için Eski Çağa ait kaynaklar değerlerini kaybetmemiştir. Hele Herodot, özellikle İran'ın tarihi ve Mısır'ın örf ve âdetleri bakımından âdeta İncil gibi kabul edilmektedir. Bununla beraber, bu durumun bir istisnası vardır: Herodot'un "Pelasgoi" adını verdiği, eserinin bir çok yerinde sözünü ettiği, göçlerini anlattığı, örf ve âdetleri hakkında bilgi verdiği bir milleti bugünkü tarihçiler ve özellikle Lâtin ülkelerin tarihçileri yok farzetmek hususunda sözbirliği etmiş gibidirler. Zamanımızda Yunanistanın tarihi de, tarihöncesi de, Pelasglardan söz edilmeden yazılabilmektedir. Sadece bazı sözlüklerle bazı ansiklopedilerde onlar hakkında bir iki satır bulabiliyorsunuz. Stock Yayınevinin 1968 de yayınladığı "Tarihi Atlas" gibi bir eserde, Pelasg kelimesinin ne metinde, ne de notlarda görülmemesi bugünkü tarihçilerin tutumunu oldukça iyi yansıtmaktadır.