3 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Tarih Kurumu
  • Hatıralar
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı

J. von Hammer-Purgstall ve Seyahatnâmeleri

Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 183 · Sayfa: 535-550 · DOI: 10.37879/belleten.1982.535
Tam Metin
Josef von Hammer-Purgstall (1774-1856), yaz aylarını geçirdiği Hainfeld şatosunda, 12 Eylül 1841'de Erinnerungen aus meinem Leben ( = Hayatımdan hatıralar) başlığı altında geçmişini yazmaya başlamıştı . Hammer'in ince el yazısı ile 246 defteri dolduran bu hatıralar 29 Eylül 1852'de, yâni 21 Kasım 1856'da vuku bulan ölümünden dört yıl önce kesilmektedir. Bu hatıralara, Hammer tarafından çeşitli dillerde yazılmış, 800 kadar mektup da eklenmişti. Hatıralar bugüne kadar tamamı ile yayınlanmadı. Ancak bunlar kısaltılarak, Reinhart Bachofen von Echt tarafından 600 sahifelik bir kitap halinde, Viyana Akademisinin yayınları arasında, 1940 yılında basılabildi. Bu hatıraların bilhassa ilk bölümleri gözden geçirildiğinde, bu Avusturyalı Doğubilimci (Orientalist)'nin, vakit bulduğunda seyahatler yapmağa ne kadar meraklı olduğu görülür.

MUHAMMED AYAZ İSHAKÎ, Hayâtı ve Faaliyeti — 100. Doğum Yılı dolayısıyle; Tertib Edenler: Tâhir Çağatay, Ali Alkış, Saadet Çağatay İshakî, Hasan Agay. Ankara, 1979, Ayyıldız Matbaası A. Ş., XXIV + 351 sayfa. [Kitap Tanıtımı]

Belleten · 1982, Cilt 46, Sayı 181 · Sayfa: 155-166
Tam Metin
Eserin, Tertib Hey'eti adına, Prof. Dr. Saadet Çağatay-İshakî tarafından yazılan, "Türkiye'yi yeni devreye muvaffakıyetle yönelten Büyük önder Atatürk, bütün dünya Türkleri'nin müşterek malı olan dil, edebiyat, tarih ve içtimâ'î durumlarının eskiden yeni devreye kadar araştırılmasını emir ve vasiyet etmiştir" cümlesiyle başlayan önsöz'de, böyle araştırmaları güçleştiren sebeplerden, bu yoldaki çalışmaların yeni devirler için ibret alınacak safhaları göstermeğe yardımcı olacağından, coğrafi bakımdan geniş sâhalara yayılmış olan Türk kavimleri arasında, kendilerini feda edercesine hizmet edip çalışmış şahsiyetleri tanımamızı da sağlayacağından bahsedilmiştir; eser, böyle bir şahsiyeti öğmek için değil, alçak-gönüllülükle, onu yakından tanıtmak maksadıyla hazırlanmıştır.

Kuzey Irak'ta Osmanlı Hâkimiyetinin Kuruluşu ve Memun Bey'in Hatıraları

Belleten · 1973, Cilt 37, Sayı 146 · Sayfa: 191-230 · DOI: 10.37879/belleten.1973.146-191
Tam Metin
Hatıraların edebi eser olarak değerlendirilmeleri yanında, tarih açısından belge olma nitelikleriyle sahip oldukları değer, ayrı bir önem taşımaktadır. Hatıraların yazılışında türlü faktörler etkili olmakta ise de, bunlar bütünüyle milli tarihimizin askerlik, yönetim ve toplumla ilgili yapısı bakımından aydınlatıcı, olayları belgeleyici yönleriyle vazgeçilmez kaynaklar olma özelliklerini saklamaktadırlar. Bu sebepledir ki, Osmanlı İmparatorluğunun tarihi kaynakları arasında son yıllarda önemleri gittikçe artan belgelerden birisi de hatıralar olmuştur. Bundan bir süre önce Baf Kadısı Macuncu-zade Mustafa Efendinin hatıralarını araştırıcılara sunduğumuz zaman, bu metnin gerek yurt içinden, gerek yurt dışından nasıl ilgi ile karşılandığını görmüş, tarihimizin belli kaynakları yanında, edebî ölçüler itibariyle pek de değerli olmayan bu metnin, toplum yapısını aydınlatma bakımından kazandığı değeri izlemiştik (Bir Türk kadısının esaret hatıraları. Tarih Dergisi, V, Sayı 8). Macuncu-zade Mustafa Efendinin hatıraları yani, Baz-geşt-i Hakiri Malta - Sergüzeşt-i esirî-i Malta bir süre sonra Türk Dil Kurumu tarafından metin halinde de yayınlanmıştır (Prof. Fahir İz. Türk Dili Araştırmaları Yıllığı 1970, 78 - 122). Daha sonra bu türden başka bir metin, Türk kamu oyunu ilgilendirmiştir. Viyana'nın ikinci defa kuşatılması sırasında Avusturya kuvvetlerince tutsak alınan Osman Ağa'nın hatıraları da ayni şekilde ilgi bulmuştur (Viyana muhasarasından sonra Avusturyalılara esir düşen Osman Ağa'nın hatıraları. Yayımlayan: M. Şevki Yazman. İstanbul 1961).