2 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Kâzım Özalp
Yayın Yılı

Kâzım Özalp (1882-1968)

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1995, Cilt XI, Sayı 31 · Sayfa: 163-176
Türk Kurtuluş Savaşı ve devrimler süresince, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün yanında ve karşısında belirli simaların yer aldığını görürüz. Yanı başında bulunan ve Millî Mücadele'ye birlikte başladığı arkadaşlarından bir kısmı, mücadelenin belirli aşamaları geliştikçe bir bir çevresinden kopmuş ve O' nun karşısında yer alarak muhalefet etmişlerdir. Atatürk, bu kişiler hakkındaki hükmünü büyük Nutuk'un başlangıcında, Türk Devrimi' nin amacını ve kapsamını ele alırken, pek güzel bir biçimde anlatmaktadır.

Orgeneral Kazım Özalp'ın Anıları ile İlgili Bir Açıklama

Belleten · 1973, Cilt 37, Sayı 146 · Sayfa: 231-234 · DOI: 10.37879/belleten.1973.146-231
Tam Metin
Orgeneral Kazım Özalp'ın Profesör Teoman Özalp tarafından "Milli Mücadele, 1919-1922" başlığı altında denenen ve 1971'de Türk Tarih Kurumunca yayınlanan biyografisinin birinci cildinin 74. sayfasındaki şu bölüm çok ilginçtir: "Bu sırada İstanbul'da bulunan bazı Bolşevik Ruslar da bizimle temas kurdular. Balıkesir'e gelen salâhiyetli bir Rusun yanında, tercümanlık yapmak ve bir taraftan da bize faideli olmak maksadıyle bu işe girdiği anlaşılan Emrullah Bey adında (sonradan maarif müfettişliklerinde bulunmuştur) bir tercüman vardı. Emrullah Bey'in tercüme etmekte olduğu, Bolşevik Rusun bize yaptığı teklifte : Mücadelemizi Rus dostluğuna dayanarak devam ettireceğimizi, kapitalist âlemine karşı Ruslar ile ayni fikirde olduğumuzu ilân edersek, bize istediğimiz kadar silâh, cephane, para ve hattâ icabederse Türkistanlı asker yardımı yapacaklarını söyledi. Biz bunları kabul etmedik, ancak bize sorulduğunda Ruslara karşı bir düşmanlığımız olmadığını ve kendilerini dost bir komşu olarak tanıdığımızı ifade edeceğimizi belirttik. Ayrılır iken bize gizli olarak silâh ve cephane göndermeye çalışacağını vaat etti. Sonradan bu Rusun İstanbul'a dönüşünde, İngilizler tarafından tevkif edilerek belirsiz bir yere gönderildiğini ve Emrullah Bey'in de bu işten dolayı İngilizler tarafından şiddetle takip edildiğini öğrendim".