6 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler
ABDULLAH TUKAY VE TÜRK EDEBİYATI PARALELLERİ
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2011, Sayı 32 · Sayfa: 189-196
Özet
1905 yılında Rusya topraklarında gerçekleşen kısmi serbestlik tüm Tatar aydınlarının olduğu gibi, Tatar Edebiyatının büyük şairi Abdullah Tukay'ın şiirlerinin de konu ve yönelişini etkilemiştir. Tukay'ın eserlerinde yer verdiği konular vatan duygusu başta olmak üzere büyük sosyal ve siyasi fikirleri yerleştiren ilk kuşak Tanzimat yazarları T. Fikret, Şinasi, Ziya Paşa, özellikle de Namık Kemal ile benzerlik göstermektedir. Bu yazıda Tukay ile anılan yazarlar arasındaki eser-konu paralelliği üzerinde durulacaktır
Namık Kemal’in Siyasi Yazılarında Rusya’nın “Şark Meselesi”ndeki Yeri ve Memleketeyn Meselesi
Erdem · 2009, Sayı 53 · Sayfa: 23-42
Özet
Tam Metin
Yakın dönem tarihimizin önde gelen aydınlardan Namık Kemal Bey, mensubu olduğu devletin ve ülkenin sorunlarına kayıtsız kalmayarak muhtelif yazılarıyla toplumunu aydınlatmayı kendine görev bilmiştir. Devlet ve toplum hayatına ilişkin yazıları arasında devletlerarası ilişkilere dair yazıları çalışmamızın esasını oluşturmuştur. Bu itibarla, çalışmamızda Hürriyet, Tasvir-i Efkâr, İbret ve Hadika gazetelerinde yayımlanan yazıları ele alınarak Kemal Bey'in dönemin büyük devletlerinin "Doğu" siyaseti ve bu çerçevede Memleketeyn meselesi konusundaki görüşleri ortaya konulmaya çalışılmıştır. Onun Osmanlı Devleti'nin karşı karşıya kaldığı siyasî meselelere bakışı, genel olarak dönemin Osmanlı aydınının düşüncesi ve devletin resmi bilgi kaynaklarıyla paralellik arz etmesi bakımından dikkate değer görünmektedir.
Hürriyet Kasidesi'nin Metin Örgüsü ve Bunun, Namık Kemal'in Diğer Yeni Şiirlerindeki İzleri
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2003, Cilt 51, Sayı 1 · Sayfa: 23-38
Özet
Yeni Türk şiirinin kendi döneminden başlayarak bugüne dek uzanan oldukça geniş bir zaman aralığında, yankısı, mekteb, ekol, zümre, okul gibi çeşitli adlarla anıla gelen edebi topluluklarının içinde veya yakınında ortaya çıkmış bulunsa dahi, yine de kendisini duyuracak ölçüde gür ve etkili olmuş pek az sayıdaki şair sesinden biri Namık Kemal'e aittir.
Genesis of Turkish Nationalism
Belleten · 2003, Cilt 67, Sayı 249 · Sayfa: 495-518
Özet
Tam Metin
In this research, conditions for the emergence of the Turkish nationalism and chief intellectuals who formulated the Turkish nationalism are comprehensively scrutinized. Turkish nationalist thought developed as a part of modernization and Westernization ideologies, then, it became an independent political ideology. Turkish nationalism was the last link of the Ottoman Empire's reconstruction and Westernization movement chains. Namık Kemal was the chief intellectual, who affected almost the entire variety of intellectuals in the Empire. He was the Hegel of the Turks. Ziya Gökalp, who was deeply influenced by Namık Kemal, was the first intellectual to see Turkist ideology as a political thought. He tried to organize and formulate the pillars of the Turkish nationalism. Although, cultural nationalism began earlier, political nationalism, among the Turks, gained popularity, especially during and after the Balkans Wars.
Atatürk'te Namık Kemal'in Etkisi ve Abdülhamit Döneminde Yasak Kitaplara İlişkin İki Belge
Belleten · 1981, Cilt 45, Sayı 180 · Sayfa: 501-512 · DOI: 10.37879/belleten.1981.501
Özet
Tam Metin
Atatürk 13 Mart 1899'da Harb Okuluna girmiş, bu okulu 10 Şubat 1902'de bitirmiş ve öğrenimini aynı çatı altındaki Harb Akademisinde sürdürerek oradan 11 Ocak 1905'te mezun olmuştur. Harb Okuluna ilişkin anılarında der ki: "Harbiye senelerinde siyaset fikirleri başgösterdi. Vaziyet hakkında henüz nâfiz bir nazar hasıl edemiyorduk. Sultan Hamit devri idi. Kemal Beyin kitaplarını okuyorduk. Takibat sıkı idi. Ekseriyetle ancak koğuşta yattıktan sonra okumak imkânını buluyorduk. Bu gibi vatanperverane eserleri okuyanlara karşı takibat yapılması, işlerin içinde bir berbatlık bulunduğunu ihsas ediyordu" Harb Okulunda Atatürk'ün sınıf arkadaşı olan A. Fuat Cebesoy, O'nun Namık Kemal'i okuması ve etkisinde kalması konusunda ayrıntılı bilgiler verir. Cebesoy, unuttuğu bazı olayların yanında, "hafızasından silinmeyen çizgiler de bulduğunu" söyler: "Büyük vatan şairi Namık Kemal'i, okul idaresinin aldığı bütün tedbirlere rağmen yatakhanede gizli gizli okuduğumuzu nasıl unutabilirim? Mustafa Kemal'in bir gece vakti yanıma gelerek Kemal'in "Vatan Kasidesi"nin teksir edilmiş bir nüshasını 'Fuat kardeşim, bunu ezberleyelim' diye bana verirken yavaş bir sesle fakat büyük bir heyecanla okuduğu: "Felek her türlü esbab-ı cefasın toplasın gelsin, Dönersem kahpeyim millet yolunda bir azimetten" mısralarını nasıl unutabilirim?
Yayın Hayatımızda Önemli Yeri Olan Sarafim Kıraathânesi
Belleten · 1979, Cilt 43, Sayı 170 · Sayfa: 481-490 · DOI: 10.37879/belleten.1979.481
Özet
Tam Metin
Daha tıbbiye sıralarında iken (1915-1921) burada yani Sultan Bayezid'de halen mevcut değil, Okçular Başı'nda Sarafim Efendi'nin dükkânı mevcut olduğunu duymuştum. Bu semtten her geçişimde yerini öğrenmiştim. Karşı sırasında yanyana leblebiciler ve hizasında biraz ilerde yay ve ok yapıp satan en son bir zanaatkarın vitrini boş bir dükkânını hatırlarım. Sarafim Efendi'nin dıştan içeri gelenlerin istifadesine konan kitapların göründüğü yoktu. Bir gün de içine girdim. Büyük odasının duvarlarının önü dolaplarla kaplı idi. Artık Sarafim de hayatta değil, gazeteler, mecmualar ve kitaplardan görmedim. Bulunduğu raflar boş duruyordu. Herhalde toptan satılarak kaldırılmış olmalı idi. Mütakere senelerinde o zaman Şehremaneti, sonra Belediye ve birleşince Vilayet Mektupçuluğu ile değerli yazar her çeşidiyle Maarif Tarihi ve Mecelle-i Umür-u Belediyeleri ve diğer eserleri ve diğer ilk defa ele alınan konular üzerinde değerli eserler hazırlayıp bastıran Osman Nuri Ergin'le sık buluştuklarımızda öğrenmek istediğim yer de Sarafim Kıraathanesi idi.