2 sonuç bulundu
Yayınlayan Kurumlar
Anahtar Kelimeler
Edirne Selimiye Külliyesi’nde 1761-1762 Yıllarında Gerçekleştirilen Restorasyon Faaliyetleri
Belleten · 2022, Cilt 86, Sayı 307 · Sayfa: 929-968 · DOI: 10.37879/belleten.2022.929
Özet
Tam Metin
Selimiye Camii ve Külliyesi (1568-1574), inşasından itibaren pek çok kez tamir ve onarım geçirmiş olmalıdır. Zira bu durum deprem, yangın, sel, savaş ve zaman gibi doğa ve insan kaynaklı etkenlerin kaçınılmaz bir sonucudur. Osmanlı mimarlığının en önemli temsilcilerinden biri olan Selimiye Camii ve Külliyesi’ne uygulanan restorasyonların mahiyetinin tespit edilmesi özgün niteliklerinin açığa çıkarılmasında büyük önem arz etmektedir. Bu makalede söz konusu uygulamalardan 1761-1762 yıllarında gerçekleştirilen onarım faaliyeti ele alınmıştır. Makale, tamir öncesi ve sonrasında ehl-i vukuf kimseler eliyle düzenlenen raporlara (Keşf-i Evvel, Keşf-i Sânî) dayanmaktadır. Raporların oluşturulma sürecini yansıtan bürokratik yazışmalar ve ödenek tahsisine dair hükümlerle beraber bu faaliyetin bütün yönleri belirlenmeye çalışılmıştır. Bu minvalde öncelikle Selimiye Külliyesi’nin mevcut durumu genel hatlarıyla ele alınarak Osmanlı döneminde onarım organizasyonunun nasıl şekillendiğine kısaca değinilmiş ve söz konusu arşiv belgeleri tanıtılmıştır. Ardından Keşf-i Evvel ve Keşf-i Sânî Defterleri ile tamir, onarım ve yenileme faaliyetleri ayrıntılı olarak incelenmiş ve belgelerin sunduğu veriler kapsayıcı bir şekilde değerlendirilmiştir. Bu çalışmayla 1761-1762 yılları arasında Selimiye Külliyesi’nde gerçekleştirilen restorasyonun süresi, maliyeti ve uygulama tekniği açığa çıkarılmış; geçmişten günümüze mimarlık terminolojisindeki bazı kavramların değişime uğradığı tespit edilmiş ve bugün tamamen ortadan kalkmış durumdaki külliye yapılarının türleri, konumları ve kısmen de mimari özellikleri ortaya konulmuştur.
Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Vakıf Kültür Varlıklarının Korunması
Erdem · 2011, Sayı 59 · Sayfa: 1-36
Özet
Tam Metin
Dini ve hayırservelik gayeleriyle kişiler tarafından oluşturulan vakıflar, Osmanlı döneminde 19. yüzyıla kadar yapılı çevrenin oluşumunda ve korunmasında asıl kurum olarak çalışmıştır. Tanzimat dönemindeki Batılılaşma hareketleri ile vakıflar, Evkaf Nezareti adı altında merkezi bir kurum haline getirilmiştir. Cumhuriyet döneminde ise Vakıflar Genel Müdürlüğü, bu merkezi kurumsal yapıyı aynen devralmış ve o günden bu yana Türkiye'de vakıf kurumu ve vakıf kültür mirasının varisi olmuştur. Bu çalışma, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün vakıf kültür varlıklarının korunmasına yönelik politikasını belirlemeyi amaçlar. Bu doğrultuda, kurumun korumaya yönelik yasal ve finansal tavrı ile idari yapılanması ve de Cumhuriyet döneminden bu yana gerçekleştirmiş olduğu koruma politikalarına odaklanılır.