3 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Türk Tarih Kurumu
  • Women
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Tapınak Şövalyelerinde Kadın

Belleten · 2023, Cilt 87, Sayı 308 · Sayfa: 23-51 · DOI: 10.37879/belleten.2023.023
Tam Metin
Orta Çağ Avrupası’nda kadının toplumsal konumunu belirleyen unsurlar çeşitlilik gösterse de, dinî değer yargılarının temel bir faktör olarak dikkate alındığı görülmektedir. Kilise, kadının toplumsal konumunun belirlenmesinde önemli rol oynamıştır. Kilise tarafından yaratılan kadın imajı, Orta Çağ Avrupa toplumunun genelinde ve bilhassa dönemin dinî yapılanmaları üzerinde etkili olmuştur. Bu etki, Tapınak Şövalyeleri dâhil olmak üzere, XII-XIV. yüzyılları arasında ortaya çıkan dinî-askerî karakterli tarikatlar üzerinde de gözlenmiştir. Katolik Kilisesi’ne bağlı bir tarikat/örgüt olan Tapınak Şövalyeleri, ait olduğu medeniyetin kabaca değerlerini kendi yapılanma anlayışı doğrultusunda değerlendirerek kadın konusunda kendine özgü bir duruş sergilemiştir. Bu duruş, tarikata ait tüzük metinlerinde açık bir şekilde ortaya konmuştur. Çalışmada, Orta Çağ Avrupa ve özellikle Haçlı Seferleri sürecinde kadın meselesine genel hatlarıyla değinilerek bu durumun Tapınak Şövalyelerine yansıması değerlendirilecektir. Dönemin diğer dinî-askerî tarikatların kadın konusundaki uygulamaları kısaca ele alınarak Tapınak Şövalyeleri ile kimi benzerlik ve farklılıkları tespit edilecektir. Tüzük metinlerinden hareketle, Tapınak biraderlerinin kadınlarla münasebetleri ve bu münasebetlerin hukuki karşılığı, çeşitli örnekler üzerinden değerlendirilerek bu konuya dair teorik ve pratik uygulamalar arasındaki tutarlılık ortaya konacaktır. Çalışmanın sonunda Tapınak Şövalyeleri’nin hiyerarşik yapılanmasında kadının konumu ve tarikat düzeyindeki imajı tartışılacaktır. Çalışma, Tapınak Şövalyeleri dönemine ait belgeler ile bu dönemi ele alan kaynak ve çağdaş eserler ışığında ele alınacaktır.

II. Meşrutiyet Dönemi Osmanlı Kadın Dergilerinde Aile ve Evlilik Algısı

Belleten · 2015, Cilt 79, Sayı 286 · Sayfa: 1073-1098 · DOI: 10.37879/belleten.2015.1073
Tam Metin
XIX. yüzyılda Osmanlı Devleti'nde ülkenin bütünlüğünü sağlamak, sosyal, ekonomik ve siyasal sorunları aşmak için bir dizi reform yapılmıştır. Bu reform hareketleri, Osmanlı aile yapısını ve kadına yönelik bakış açısını değişime zorlamıştır. Bunda büyük ölçüde Tanzimat'tan sonra yeni açılmakta olan Batı tarzı mekteplerde kızlar için ayrı veya karma eğitim verilmesi de etkili olmuştur. Kız çocuklarının eğitimine verilen önem bir sonraki yıllarda kadınların kamusal alanda, basında ve kadın derneklerinde yer almalarını sağlamıştır. Bu gelişmeler, Osmanlı kadınlarını kendi hakları, aile, evlilik vb. meselelerde söz sahibi olmağa teşvik etmiş ve görüşlerini kadın dergileri üzerinden Osmanlı toplumuna iletme imkânı tanımıştır. Bu çalışma; Osmanlı kadınlarının yaşadığı değişimin aile ve evlilik konularındaki görüşlerine nasıl yansıdığını, onların aile ve evlilik konusunu nasıl algıladıklarını ve evlilikten beklentilerinin ne olduğunu özellikle II. Meşrutiyet Dönemi'nde yayınlanan Kadınlar Dünyası, Kadın, Mehâsin, Demet gibi Türkçe yayınlanan kadın dergilerindeki makaleler üzerinden değerlendirmek amacıyla hazırlanmıştır. Çalışmada adı geçen kadın dergileri ile aynı dönemde yayınlanan roman, dergi ve kitaplarda da aile ve evlilik konularının nasıl değerlendirildiği; evlilik ve aile konusunda dönemin erkek ve kadın yazarların düşünceleri arasında bir paralellik olup olmadığı incelenmiştir. Bu çalışmanın Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerine ait aile ve evlilik konulu çalışmalara katkı yapması amaçlanmıştır.

19. Yüzyılda Osmanlıda Sürgün Politikası Çerçevesinde Sürgün Kadınlar

Belleten · 2014, Cilt 78, Sayı 281 · Sayfa: 245-272 · DOI: 10.37879/belleten.2014.245
Tam Metin
Osmanlı tarihinde ve hukuk sisteminde sürgün kelimesi, iki anlamda kullanılmıştır. Birinci anlamıyla Osmanlı tarihinde iskân ve yerleştirme politikası, ikinci anlamıyla da Osmanlı hukuk sisteminde bir ceza şekli olarak karşımıza çıkmaktadır. İnsanlık tarihinde bütün devletlerin kullandığı bir cezalandırma şekli olan sürgün, çalışmamızda bu anlamı açısından değerlendirilecektir. Bir cezalandırma şekli olarak ölüm cezasına denk sayılabilecek derecede ağır bir suç olan sürgün cezası, suçlunun bulunduğu yerden başka bir mahalle belirli bir süre uzaklaştırılması anlamına gelmektedir. Bu anlamıyla herhangi bir ayırım yapılmaksızın Osmanlıda suçlu bulunan her kesime uygulanmıştır. Osmanlı kadınları da bu cezaya çarptırılan kesim arasında yer almıştır. Kaynak olarak konuyla ilgili Başbakanlık Osmanlı Arşivi'nde yer alan 19. yüzyıla ait belge gruplarından yararlanılacaktır. Çalışmada öncelikle sürgün cezasının Osmanlıdaki uygulamaları hakkında bilgi verilecek, daha sonra da kadınlar arasında sürgün cezasının uygulaması üzerinde durulacaktır. Bu noktada araştırmada şu sorulara cevap verilmeye çalışılacaktır: 1. Osmanlıda 19. yüzyılda hangi suçlardan dolayı kadınlara sürgün cezası verilmiştir? 2. Sürgün cezasına çarptırılan kadınlar, hangi şartlarda, nerelere gönderilmişlerdir? 3. Cezanın uygulanması esnasında Osmanlı kadınlarının yaşantıları nasıl şekillenmiştir? 4. Cezanın uygulanması esnasında ve sonrasında bu cezaya çarptırılan kadınların toplum içindeki durumları ve aileleri gelişmelerden nasıl etkilenmiştir? Sorulara verilecek olan cevaplarla elde edilen veriler çerçevesinde araştırmada, sürgün cezasının Osmanlı sosyal yaşantısı içerisinde kadınların hayatını nasıl etkilediği yönünde bir değerlendirme yapılmaya çalışılacaktır.