5 sonuç bulundu
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
Anahtar Kelimeler
- deyimler 3
- ATA SÖZLERİ 1
- atasözleri 1
- Atasözleri 1
- deyim bilimi 1
- Deyimler 1
- DEYİMLER 1
- Gülüstan poeması 1
- hece ölçüsü 1
- idioms 1
TÜRK DÜNYASINDA DEYİM BİLİMİ ÇALIŞMALARI
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2017, Sayı 43 · Sayfa: 107-124
Özet
Bu makalede genel olarak deyim bilimiyle ilgili Türkoloji sahasında yapılan çalışmalar ele alınmıştır. Deyimler, bütün dillerde olduğu gibi Türk lehçelerinde de "az sözle çok anlam ifade etmenin" dil bilimsel birimidir. Türk dünyasında deyim bilimi dil biliminin ayrı bir dalı olarak 1940'lı yıllardan itibaren incelenmeye başlanmıştır. Türkolojide deyimler üzerine yapılan ilk çalışmalar genel olarak deyimlerin tanımı, açıklaması, sınıflandırılması ile ilgili başlamıştır. Bu çalışma ise daha sonra deyimlerin iç gruplarını belirleme, sınıflandırma, anlam gruplarlarına göre çözümleme konularına odaklanmaktadır. Deyimler kuramı üzerine Türkolojide yapılan ilk çalışmalar S. Amanjolov, İ. Kenesbayev, Ş. Rahmatullayev, A. Bayramov, A. Dolganov vd. bilim insanlarınca yürütülmüştür. Deyim ve deyim bilimi ile ilgili Türkiye'de yapılan çalış- malar da incelememizde ale alınmıştır. Çağdaş Türkolojide deyim tanımı ve deyim biliminin araştırma alanlarıyla ilgili hâlâ ortak bir görüş yoktur. Ancak, deyim ve deyim tanımıyla ilgili söz konusu farklı görüşleri genel olarak iki gruba indirgemek mümkündür. Aynı şekilde deyim biliminin araştırma objesi de farklı şekillerde tanımlanmaktadır. Bazı dil bilimciler deyim biliminin inceleme objesi olarak sadece kalıplaşmış kelimeler grubunu ele alırken, bazıları da dildeki kelime gruplarını ele almaktadırlar. Bu da kendi başına kapsamlı bir incelenmeyi gerektirmektedir. İlk görüşü savunan deyim bilimciler arasında da henüz ortak bir görüş sağlanmış olmadığını da vurgulamamamız gerekir. Bazı bilim adamları deyim bilimini yalnızca sabit kelime birleşimleri olarak diğerleri ise dilin sözcüklerinin herhangi bir birleşimi şeklinde ele almaktadırlar. Görüldüğü gibi, deyim bilimi, dil biliminin ayrı bir dalı olarak henüz "kapalı gelişme devrindedir", yani, söz konusu deyimler ve deyim bilimi konusunda Türkolojide ele alınması gereken konuların henüz kapsamlı biçimde ele alınmadığı ve kuramsal çalışmaların hâlâ eksik olduğu görülmektedir.
YABANCILARA TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE BENZER ATASÖZÜ VE DEYİMLERİN ÖNEMİ VE POLONYALILARA TÜRKÇE ÖĞRETİMİNDE BUNLARIN KULLANIMI
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 2016, Cilt 64, Sayı 2 · Sayfa: 245-268
Özet
Atasözü ve deyimler, milletlerin hafızalarının, yaşantı ve deneyimlerinin,kültürlerinin, olay ve durumlara yaklaşım tarzlarının, bakış açılarının yansıdığı kısa,özlü ifadelerdir. Anlatıma derinlik, kolaylık ve akıcılık kazandıran bu kalıp ifadeler,kültürel bilincin nesilden nesile aktarımı ve devamlılığı noktasında Türkçe eğitimiiçerisinde kendine önemli bir yer edinir. Atasözleri ve deyimlerin sahip olduklarıbu özellikler onları ana dili öğretimin yanı sıra yabancılara Türkçe öğretiminin detemel meselelerinden biri hâline getirmiştir. Yabancılara Türkçe öğretiminde önemisıkça vurgulanan kültürel aktarımın en kolay ve hızlı şekilde yapılabileceği ürünlerolarak atasözleri ve deyimler ön plana çıkmaktadır. Kendiliğinden kültürel aktarımyapabilen ve anlatıma kolaylık sağlayan bu özlü ifadelerin önemi ve öğretimiyle ilgilipek çok görüş ve öneri bulunmaktadır. Öğrenilmesi ve kullanılması zor olarak görülendolayısıyla da öğrenci ilgisinin az olduğu bu ifadelerin öğretiminde izlenebilecekyollardan biri de ana dili ile hedef dil arasındaki benzerlikler üzerinden gitmektir.Bu çalışmada, yabancılara Türkçe öğretiminde atasözü ve deyimlerin öğretimindeana dili ile hedef dil arasındaki benzerliklerden faydalanmanın önemi üzerindedurulmuş, buradan hareketle Türkçe ve Lehçede benzerlik arz eden iki yüz atasözüve deyim tespit edilmiş ve bir liste hazırlanmıştır. Hazırlanan liste, kelime ve anlambenzerliği olanlar ile yalnızca anlam benzerliği olan atasözü ve deyimler olarak ikikısımda ele alınmış ve araştırmacıların istifadesine sunulmuştur. Araştırmada nitelaraştırma desenlerinden doküman incelemesi yöntemi kullanılmıştır.
Türk Dünyasının Millî-Manevi Değerleri ve Bahtiyar Vahabzade
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2011, Sayı 31 · Sayfa: 101-129
Özet
Bahtiyar Vahabzade, kendine özgü poetik üslubu ve şiir serüveni olan, millî-manevi değerleri bayrak edinen, onları yüceltip farklı bakış açılarından değerlendiren şairlerimizdendir. B. Vahabzade şiiri, halkın yazgısında izler bırakan toplumsal-siyasi olayları poetik bir şekilde yansıtan ayna gibidir. Vahabzade yaratıcılığı, orta ve yakın tarihimizin en hassas barometresi niteliğindedir. Onun şiirine yansıyan toplumsal gerçekler, şairin açık münasebeti ile ilgi çekmektedir. Şairin çeşitli ruh hâllerini yansıtan bu münasebetlerin ortak özelliği ise yazarının samimiyeti, yüksek vatandaşlık duyarlılığıdır. Şair yurdu, yurttaşı nasıl sevdiğini söylemekle yetinmeyip onları nasıl sevmek gerektiğini de ifade eder.Bahtiyar Vahabzade bir "ana dili şairi"dir. Dilinin taassubunu en cesaretli şekilde çekmekle kalmayıp onu en iyi kullananlardan da biridir. Şairin, millî musiki, tarih, ahlak, psikoloji, edebiyat, kültür meselelerindeki konumu, örnek alınacak duyarlı bir vatandaş konumudur. B. Vahabzade hayatının çoğunu Sovyetler Birliği döneminde yaşamışsa da bir Sovyet şairi olmamış, parti siparişi ile eser yazmamış, resmî edebiyat anlayışı olan "sosyalizm realizmi"ne uymamıştır. Vahabzade, rejim karşısındaki soylu duruşu ile örnek aydınlardan biri olmuş, Türk dünyasının meselelerini de kendi meselesi bilerek onların çözümü yolunda çaba harcamıştır. Biz bu yazımızda Vahabzadenin tarih, musiki, dil, edebiyat konularındaki tutumu; millî şiir ölçümüz olan hece vezninde yazdığı şiirler ve epik manzumeler üzerinde durup şairin, frazeolojik dil hazinemize kazandırdığı değerlerden söz edeceğiz
NEV’ÎZÂDE ATÂYÎ’NİN SOHBETÜ’L EBKÂRI VE İÇİNDEKİ ATA SÖZLERİ İLE DEYİMLER
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1989, Cilt 37 · Sayfa: 171-191
Özet
XVII. asır mesnevi edebiyatının en mühim ve tanınmış simalarından olan Nev'îzâde Atâyî 991/1583 yılında İstanbul'da doğdu. XVI. Asır divan şiirinin önde gelen temsilcilerinden şair Nev'î 'nin oğludur. Sonradan Nev'îzâde Atâyî olarak şöhret kazanan şairin asıl adı Atâullah'tır.
KAŞGARLI’DAN GÜNÜMÜZE GELEN ATASÖZLERİ
Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1981, Cilt 28 (1980-1981) · Sayfa: 39-42
Özet
Kâşgarlı Mahmut, hazırlayacağı sözlük için Türk boylarının dillerini öğrenmekle, sözlerini derlemekle yetinmemişti. Derlediği sözlerin kullanımlarıyla ilgili örnekler toplamıştı. Büyük dilcimiz, Türk topluluklarının deyimlerini, atasözlerini, şiirlerini de yazıya geçirmiştir.