4034 sonuç bulundu
Yayınlayan Kurumlar
- Türk Tarih Kurumu 4034
Yazarlar
- Salâhi R. Sonyel 45
- TAHSİN ÖZGÜÇ 43
- ARİF MÜFİD MANSEL 42
- SEMAVİ EYİCE 40
- Mahmut H. Şakiroğlu 38
- İ. HAKKI UZUNÇARŞILI 37
- U. BAHADIR ALKIM 36
- İlber Ortaylı 32
- AYDIN SAYILI 31
- Mücteba İlgürel 31
Anahtar Kelimeler
- Tarih 338
- Osmanlı 273
- Osmanlı İmparatorluğu 173
- Türkiye 148
- Osmanlı Devleti 139
- Türkler 137
- Anadolu 132
- Ottoman Empire 114
- Mustafa Kemal Atatürk 103
- Ottoman 100
Turco-British Rapprochement on the Eve of the Second World War
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 242 · Sayfa: 257-312
Özet
Tam Metin
The Italian invasion of Ethiopia in 1935 marked the beginning of a definite closeness in Turco-British relations, which were to undergo a long process of development. During the Ethiopian crisis, Turkey followed Britain in defence of the League of Nations Covenant. Firm co-operation between Turkey and Britain during the Montreux Straits Conference of 1936 further accelerated the pace of rapprochement. With King Edward VIII's visit to Turkey, just after the Montreux settlement, the mutual friendship took a step forward. At the Nyon Conference of 1937, Turkey supported Britain in its defence of international shipping against attacks by pirate submarines in the Mediterranean. Nyon drew the Turks and British closer together. In 1938 Britain granted a credit of sixteen million pounds to Turkey which strengthened the growing friendship between Ankara and London and aimed at reducing the necessity of Turkish economy depending on Germany. Germany's occupation of Czechoslovakia and Italy's annexation of Albania in the spring of 1939 soon led Turkey and Britain to sign a mutual assistance agreement. This accord combined Turkish and British energies for the protection of peace and paved the way for the conclusion of the Turco-Anglo-French Triple Alliance Treaty in the autumn of the same year.
NİLÜFER BAYATLI, XVI. Yüzyılda Musul Eyaleti, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1999, Sayfa sayısı: XI + 230. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 242 · Sayfa: 387-410
Özet
Tam Metin
Son yıllarda Osmanlı tarihi üzerinde yapılan araştırmalar artarak devam etmektedir. Bu araştırmalar özellikle arşiv vesikalarına dayandırılmakta, Osmanlı idari yapısı, teşkilat, ekonomik ve sosyal yapısı hakkında yeni bilgi ve belgeler gün yüzüne çıkarılmaktadır. Osmanlı tarihinin bütün boyutlarıyla ve objektif olarak yazılabilmesi için, Başbakanlık Osmanlı Arşivi'ndeki tasnif işlemlerinin bir an önce tamamlanması ve arşivlere dayalı ilmi çalışmaların da yoğunlaştırılarak sürdürülmesi gerekmektedir. Birkaç yıldan beri Osmanlı tarihi hakkında yapılan çalışmaların büyük bir kısmı, Tapu Tahrir defterlerinden faydalanıp Eyalet, Sancak ve Kaza ünitelerinin araştırılması yönünde yoğunluk kazanmıştır. Bu çalışmalardan biri de Nilüfer BAYATLI (Abdülhakim) tarafından, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde 1974 yılında tamamlanan XVI. Yüzyılda Musul Eyaleti adlı çalışmadır. Bu çalışma Türk Tarih Kurumu tarafından 1999 yılında basılarak ilim aleminin istifadesine sunulmuştur.
Tanzimât Döneminde Bosna Hersek'te Kilise İnşa ve Onarım Faaliyetleri
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 242 · Sayfa: 215-242
Özet
Tam Metin
Osmanlı Devleti bir çok milletin aynı çatı altında yaşadığı kozmopolit bir toplumsal yapıya sahipti. Bu çok milletli imparatorlukta, tüm dengeler hak ve adalet ölçüleri üzerine kuruluydu. Adalet terazisindeki en küçük dengesizlik hemen hemen tüm toplumda huzursuzluğa yol açıyordu. XVII. yüzyıla gelindiğinde adalet mekanizması ve devlet otoritesinde aksaklıklar meydana gelmeye başlamıştı. Bu durumdan en fazla şikâyetçi olan bölgeler tabiî olarak farklı etnik gurupların iç içe bulunduğu yerlerdi. Bu bölgelerin başında da Osmanlı Devleti'nin yıkılışına kadar sorun olmaya devam eden Balkanlar geliyordu. Balkanlarda adil olarak toplanamayan vergiler ve serbest dinî faaliyet icra edememek başlıca şikayet konularıydı.
Milletler, Halklar ve Devletler
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 242 · Sayfa: 313-374
Özet
Tam Metin
On küsur yıldan bu yana, sona ermekte olan soğuk savaşın ve sömürgeciliğin sona ermesinin (dekolonizasyon) çifte tesiriyle, dünya sanki devletlerin, milletlerin ve sınırların belli ölçüde istikrara kavuşmasına doğru yol alıyor gibidir. Zira gözlerimizin önünde, sömürgeci imparatorlukların çöküşünden sonra, orta Avrupa ve Balkanların sarsıntılara uğradığı bir sırada, SSCB imparatorluğu ve hattâ, Ukranyalıların, Baltıklıların ve Gürcülerin darbeleriyle, bizzat Ruslar ve sovyet halkı mefhumu çözülme yolundadır. Ulus-devlet modelinin kendisi, fırtınaya dayanacak mıdır? Başka modeller mi ortaya çıkacaktır? Yoksa bu durum, miletler üstü tutkuların ve millî-ötesi (post-nasyonal) ütopyaların matem çanı mıdır?
Turks and Indians on the Margins of Europe
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 242 · Sayfa: 243-256
Özet
Tam Metin
Knowledge of emerging New World settlements and opportunities was quick to diffuse from the western seaboard of Europe to central and eastern parts of the continent. This article contends that cultural knowledge and perceptions were ethnically filtered by Europeans desirous to include new knowledge in existing paradigms. Diverse aspects of New World society appealed to different communities and news and information was consciously manipulated and re-presented, using stock cliches, to be made more palatable to the target community. Blanket verbal and pictorial representations of 'America' and 'Europe' synthetically emerged to feed the appetite for understanding the New World. It is further suggested that the transfer of cultural cliches from Turk to Native American highlight the complex origins of European perceptions of America. These images had substantial effects on the creation of early American society.
Birinci Romen-Türk Sempozyumu (6-8 Kasım 2000)
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 242 · Sayfa: 375-386
Özet
Tam Metin
"Tarih Alanında Birinci Romen-Türk Sempozyumu" 6-8 Kasım 2000 tarihinde Moldova Cumhuriyeti'nin başkenti Kişinev'de yapıldı. Bu sempozyuma Türkiye'den Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu'nun riyasetinde on kişilik bir heyet katıldı. Heyette İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden Prof. Dr. Erdoğan Merçil, Prof. Dr. Abdülkadir Donuk, Prof. Dr. Feridun Emecen, Prof. Dr. İdris Bostan ve misafir Romen Prof. Dr. Mihay Maksim, Ankara Hacettepe Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ahmed Yaşar Ocak, İzmir Ege Üniversitesi'nden Prof. Dr. Bozkurt Ersoy, Kayseri Erciyes Üniversitesi'nden Doç. Dr. Mustafa Argunşah ile Türk Tarih Kurumu Sekreteri Nurettin Özdur bulunmaktaydı.
Azerbaycan'ın Mereze Köyü'nde Diri Baba Türbesi
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 243 · Sayfa: 583-590
Özet
Tam Metin
20 Temmuz 1997 tarihinde Azerbaycanlı bilim adamı Prof. Dr. Süleyman ELİYARLI ve müzeci eşi Mira hanım, Sanat Tarihçisi Tülin ÇORUHLU ve Yüksek Lisans öğrencimiz İslam HÜSEYNOV ile birlikte Şamahı şehrine bir ziyaret gerçekleştirdik. Şamahı yolu üzerindeki duraklarımızdan birisi Mereze Köyü idi. Bu köydeki çok ilgi çekici bir mimari eseri ziyaret etmek ve son durumu üzerinde incelemelerde bulunmayı istiyorduk. Şamahı'ya giden ana yoldan ayrılan ve bir vadiye doğru yönelen yolu takib ederek Mereze Köyü'ne ulaştık. Mereze Köyü aynı zamanda önemli bir halı merkezi idi. Burada Şirvan halıları grubuna giren Mereze halıları dokunmaktaydı. Toprak yolun bir tarafında yer alan sahada köy evleri, diğer tarafta ise genel görünüşü ile Ahlat mezarlığını hatırlatan büyük bir Türk (Oğuz / Türkmen) mezarlığı bulunuyordu. Mezarlığın ve köyün arkasında, bir vadi ve sözü edilen köy mezarlığı ile vadiye bakan yamaçta da Diri Baba Türbesi olarak anılan mezar anıtı yer almaktaydı.
Haçlı Ordularının Anadolu'da Geçtiği Yollar
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 243 · Sayfa: 571-582
Özet
Tam Metin
Haçlı Seferleri döneminde (1096-1291) Doğu'ya dokuz büyük sefer düzenlenmiştir. Bu seferler sırasında yalnızca Birinci Haçlı Seferi orduları 1097'de Anadolu'yu çapraz kesen yolu geçerek güneye inmeyi başarmışlardır. 1101 Yılı Haçlı Seferleri orduları Türkiye Selçuklu Devleti ve Danişmendli topraklarından geçmeye teşebbüs etmişler, fakat Sultan I. Kılıç Arslan tarafından Orta Anadolu'da imha edilmişlerdir. İkinci Haçlı Seferi orduları 1147/48'de yine Türkiye Selçuklu Devleti'nin topraklarından geçmeye çaba göstermişlerse de bunu başaramamışlar, ancak Bizans'a ait Ege bölgesi topraklarından geçerek Antalya'ya ulaşabilmişlerdir. Üçüncü Haçlı Seferi'ne katılan Alman ordusu ise 1190'da kısmen Türk topraklarından kısmen de Bizans arazisinden geçerek güneye Silifke'ye inmiştir. Bu çalışmamızda bahsedilen Haçlı ordularının Anadolu'daki yürüyüş yollarını kaynaklara dayanarak ve bu konudaki araştırma eserlerinde verilen bilgileri de göz önüne alarak açıklamaya çalışacağız.
MOLLY GREENE, A Shared World, Christians and Muslims in the Early Modern Mediterranean (Paylaşılan Dünya, Erken Modern Akdeniz Dünyası'nda Hristiyanlar ve Müslümanlar), Princeton University Press, Princeton - New Jersey 2000, XIV-228 sahife. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 242 · Sayfa: 415-418
Özet
Tam Metin
Eserin ana konusu Venedik'ten Osmanlı'ya geçen Girit adasında 1720'ye kadarki sosyal, iktisadî ve kültürel değişimin sonuçlarını tahlil etmektir. Giriş, Sonuç, Bibliyografya kısımları dışında altı bölümden oluşmaktadır. Molly Greene, Giriş (s.2-12) kısmında önce geçen yüzyılın iki büyük Akdeniz Tarihçisi'nden bahs eder. Bunlardan birincisi Belçika'lı Henri Pirenne'dir. Les villes du moyen âge adlı eserinde Roma İmparatorluğu'nun yıkılışı ile Eski (antik) medeniyetin sona ermediğini, İtalya'yı, İspanya'yı, Fransa'yı istilâ eden kavimlerin bu medeniyetin tesirinde kaldıklarını, şehirlerde, köylerde hemen hiçbir şeyin değişmediğini, Akdeniz ticaretinin eskisi gibi devam ettiğini, ancak VII. yüzyılda Arap istilâsından sonra, yani İslam'ın Kuzey Afrika'ya ve İspanya'ya yayılışından sonra, eskinin yerini yeni bir düzenin aldığını kanıtlamaya çalışır.
DARIUS KOLODZIEJCZYK, Ottoman-Polish Diplomatic Relations (15th-18th century). An annoted edition of ‘Ahdnames and other documents, Leiden-Boston-Köln 2000, XVIII-721 sayfa ek XXXII faksimile ve 3 harita. Hollanda'daki Brill Yayınevi'nin: The Ottoman Empire and its Haritage. Politics, Society and Economy, dizisi içinde, 18. cildidir. A VI 845. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 2001, Cilt 65, Sayı 242 · Sayfa: 411-414
Özet
Tam Metin
Türk-Polonya ilişkileri her zaman Osmanlı Tarihi içinde canlı bir yer edinmiştir. Bu ilişkilerin uzantısı olan kıymetli tarih kalıntıları da her zaman dikkat çekti ve araştırmaların yaratılmasına yol açtı. Uzantı, Türkiye Cumhuriyeti zamanında da devam etti ve yeni devletimizin başkentinde ilk açılan elçiliklerden birisi de Polonya'nın ki olup bir sanat şaheseri olarak, kıymetli ve müstesna anıyı devam ettirir. Polonya'da yetişen değerli ilim adamları da kendi tarih ve kültürlerinin ayrılmaz bir parçası olan bu tarihî mirası ilmî metodlar yolu ile korumayı bildiler ve çeşitli alanlarda eserler yarattılar. Türk arşiv ve kütüphaneleri de bu ülke ile ilgili zengin kayıtlarla doludur.