7 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Çocuk
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Değişim Çağında Osmanlı İstanbul'unda Oyuncaklar ve Oyun Nesneleri

Belleten · 2022, Cilt 86, Sayı 305 · Sayfa: 319-358 · DOI: 10.37879/belleten.2022.319
Tam Metin
Çalışmanın amacı, Osmanlı İstanbulu’nda çocukların hangi oyuncaklar ve oyun nesneleriyle oynadığını, oyuncakçılığın durumunu da göz ardı etmeden somut olarak belirlemektir. Bu bağlamda 17. yüzyılın ikinci yarısından itibaren oyuncak imalinde öne çıkan İstanbul’un Eyüp semtine odaklanılmıştır. 19. yüzyılın ortalarındaysa endüstriyel üretim alafranga oyuncaklar, Avrupa menşeli mağazaların rafarında görünür hale gelmiştir. Nispeten daha iyi bilinse de Eyüp oyuncakçılığının ve oyuncaklarının değişim sürecindeki durumu, dönemin çocukları açısından nasıl bir değere sahip olduğu incelenmemiştir. Bunun nedenlerinden biri; dönemin yazınında geleneksel ve modern oyuncaklara yönelik nasıl bir yaklaşım sergilendiğinin sorgulanmamasıdır. Araştırmacılar; modern çağda Avrupai oyuncakların İstanbul’a girdiğinden sıklıkla bahsetmekte ama bunların somut olarak nelerden oluştuğunu nadiren belirtmektedir. Sözü edilen odak noktalarından hareketle planlanan çalışma; arşiv belgeleri, çağdaş gözlemler, yıllıklar, gazeteler ve çocuk dergileri ile mecmualarına dayanmaktadır. Çalışmada; Eyüp oyuncakçılığının Avrupa menşeli oyuncakların İstanbul’a girmeye başlamasından olumsuz etkilendiği ama kısa süre içinde yok olmadığı ileri sürülmektedir. Alafranga oyuncaklar, 20. yüzyılın ilk çeyreğinde geleneksel Eyüp oyuncaklarının yerini almıştır. Modern eğitime daha fazla önem verilmesi, Hürriyet’in ilan edildiği 1908 yılından sonra çocuklara yönelik süreli yayınların nicelik ve niteliğinin artması ve Osmanlı aydınlarının tanıtım yazıları, Avrupai oyuncakların İstanbul pazarına hâkim olmasına katkıda bulunmuştur.

Özbek Çocuk Edebiyatında Şiir

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2021, Sayı 52 · Sayfa: 359-384 · DOI: 10.24155/tdk.2021.188
Çocuk edebiyatı, çocuklara etik ve estetik değerlerin aktarılmasını, çocuğun duygusal zekâsını, hayal gücünü, dil becerisini geliştirmeyi hedefleyen sözlü ve yazılı eserler bütünüdür. Didaktik yönünün lirik tarafından daha ağır bastığı bu edebiyat, çoğunlukla ideal olanı aktardığı için büyüklerin edebiyatından ayrılmaktadır. Türk dili, kültürü ve edebiyatının Türkistan sahasındaki önemli merkezlerinden olan Özbek edebiyatı, zengin bir çocuk edebiyatı külliyatına sahiptir. Özbek çocuk edebiyatı 20. yüzyılın başlarında yazılan Özbekçe ders kitaplarıyla şekillenmeye başlamış, 1930'lu yıllarda bağımsız bir edebiyat olarak ortaya çıkmıştır. Bu edebiyat, kitap, makale, bildiri gibi çeşitli türdeki çalışmalara konu edilse de genellikle ihmal edilmiş olan bir alandır. Bu çalışmanın amacı Özbek çocuk edebiyatının 1930'dan günümüze kadarki gelişimini incelemeyi, yetişkin edebiyatından ayrı bir kol olarak varlığını sürdüren Özbek çocuk edebiyatına farkındalığı artırmayı amaçlar. Dünya çocuk edebiyatlarından Özbekçeye yapılan çeviriler çalışmanın kapsamı dışında tutulmuştur. Çalışma materyali, çocuk edebiyatının yaygın türü olması sebebiyle şiir ile sınırlandırılmıştır. Araştırma, Özbek çocuk edebiyatının hangi siyasi/toplumsal olay ve unsurlar temelinde şekillendiği, hangi dönemlerde ele alınabileceği, hangi şairler tarafından temsil edildiği, şiirlerin hangi temalar çerçevesinde kaleme alındığı sorularına odaklanır. Özbek çocuk edebiyatı bu çalışmada 1930-1960, 1960-1990 ve 1990'dan günümüze olmak üzere üç dönemde ele alınmıştır. Her dönemin siyasi ve toplumsal arka planı ve bunların tema açısından şiirdeki yansımaları incelenmiş, dönem özelliklerini taşıyan şiir örnekleri Türkçe aktarımlarıyla birlikte verilmiştir.

CUMHURİYET GAZETESİNDE ÇOCUK VE ÇOCUKLUK MESELESİ (1928-1939)*

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2021, Cilt XXXVII, Sayı 104 · Sayfa: 173-220 · DOI: 10.33419/aamd.1015966
Tam Metin
Bu çalışmada Türkiye’de hükûmetin gayriresmî yayın organı niteliğindeki Cumhuriyet gazetesinin 1928-1939 yılları arasında çocuk ve çocukluk meselesine olan yaklaşımı incelenmiştir. Çalışmanın ilk bölümünde yeni rejimin çocuk ve çocukluğa yönelik anlayışı ve yasal gelişmeler, meselenin Osmanlı geçmişi ile karşılaştırmalı bir biçimde ele alınmıştır. İkinci bölümde Cumhuriyet gazetesinin modern eğitim sistemi içerisindeki çocuk ve çocukluğa ilişkin haber ve söylemleri incelenmiştir. Üçüncü bölümde gazetenin toplumsal bir varlık olarak çocuğa yaklaşımı ortaya konulmuştur. Son bölümde ise Cumhuriyet gazetesinin çocukların yaşadığı yoksulluk, beslenme, barınma ve çocuk işçiliği gibi problemlere olan yaklaşımı belirlenmeye çalışılmıştır. Böylelikle yeni rejimin ve gazetenin çocuk ve çocukluk meselesine yönelik tutumları bütüncül bir bakış açısıyla tartışılarak Cumhuriyet rejiminin ilk kuşağına yönelik pratikler ortaya konulmuştur.

METİN-BAĞLAM İLGİSİ BAKIMINDAN AK GEMİ’DE “BABALIK” KAVRAMI VE BABA-ÇOCUK İLİŞKİSİ

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2009, Sayı 27 · Sayfa: 49-59
Edebî metnin kodlarını çözebilmek ve mesajlarını doğru anlayabilmek için metin-bağlam ilgisini mutlaka dikkate almak gerekir. Ak Gemi, Aytmatov'un gerçek hayatından önemli izler taşıyan bir romanıdır. Isık Göl'de, Ak Gemi'de çalışan baba ile Törökul Aytmatov arasında birçok yönden benzerlikler vardır. Babasını özleyen ve onu görmek için balığa dönüşmeyi hayal eden çocuk ile de Cengiz Aytmatov arasında birçok benzerlik tespit etmek mümkündür. Bu eser, bir yandan baba-çocuk trajedisine yer vermekle Sosyalizme bir eleştiridir diğer yandan da babalık kavramını ve baba çocuk ilişkisini işleyen, Aytmatov'un gerçek trajedisinin edebî metnin dünyası içinde kurgulanmış bir anlatımıdır

Selim Sırrı Tarcan ve Gürbüz Türk Çocuğu

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2008, Cilt XXIV, Sayı 70 · Sayfa: 113-126
Tam Metin
Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun ilk yıllarından itibaren çağdaş ve bilinçli bir toplum yaratmak için her yönüyle ideal kuşak yetiştirme arayışına girilmiştir. Bu arayışın odağına konulan çocuk, zihinsel ve bedensel gelişimi ve eğitimi yönüyle değerlendirmişti. Çok yönlü yetiştirilmesi planlanan yeni neslin spor bilinci ve kültürünün oluşumuna da önem verilmişti. Cumhuriyet neslinin modern beden eğitimi, spor ve jimnastik konusunda bilgilendirilmesinde öncülük edenlerden biri birçok çalışmasıyla Selim Sırrı (Tarcan)'dır. Özellikle, çocuk yetiştirenlere rehber niteliğindeki Gürbüz Türk Çocuğu'nda otuzdan fazla makale yazan Selim Sırrı, Cumhuriyet'in ilk yıllarında; spor, beden terbiyesi, jimnastik ve oyun konusunda çocuk yetiştirenlere ve çocuklara bilgi vermiş ve önemli bir boşluğu doldurmuştur.

Türkiye'de Ermeni Kadınları ve Çocukları Meselesi

Belleten · 2007, Cilt 71, Sayı 262 · Sayfa: 1043-1048
Ermeni sorunu hakkında bugüne kadar gerek Ermeni gerek de Türk tarafından görüşlerini yansıtan çok sayıda bilimsel ve siyasi içerikli eser kaleme alınmıştır. Ancak Ermeni propagandalarının merkezinde yer almasına rağmen tehcir sonrasında ortaya çıkan dağılmış ve kimsesiz durumdaki Ermeni kadın ve çocuklarının durumlarını ele alan Türkçe bir kitap maalesef bugüne kadar yayımlanmamıştı. Halbuki Ermeni tarihçiler soykırım iddialarını daha inandırıcı ve trajik bir hikayeye dönüştürmek için tehcir sırasında kadın, çocuk ve yetimlerin yaşadıkları sıkıntıları sıklıkla eserlerinde kullanmaktadırlar. Yine özellikle 2005 yılında Ermeni kadın, çocuk ve yetimleri hakkında Türkiye'de birkaç eser birden yayınlanması, kadın ve çocuklar sorununa bir kez daha dikkatleri çekti.

Mustafa Kemal Atatürk'ten Bir Amerikalı Çocuğa - Curtis La France

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1999, Cilt XV, Sayı 43 · Sayfa: 187-199
Çocuk sevgisini ve çocuklara verdiği değeri her fırsatta belirten Atatürk, "çocukluk ne güzel, çocuklar ne sevimli, ne tatlı yaratıklar değil mi? En çok boyuma giden halleri nedir bilir misiniz? Riyakârlık bilmemeleri, bütün istek ve duygularını, içlerinden geldiği gibi, açıklamaları..." diyerek onların temiz ve samimi duygularına inancını belirtmiştir. Sevgisini de uygulamaya koymak amacıyla yaptıklarının başında; Ülkü'yü evlat edinmesi, Diyarbakır'lı Abdürrahim (Tunçok)'un İstanbul'daki eğitimini üstlenmesi ve en anlamlısı da 23 Nisan Çocuk Bayramı'nı ilan etmesi gelir.