2 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Kelile ve Dimne
Dergiler
Yayın Yılı

Art Zamanlı Bir Geçiş: Kelile ve Dimne'den Küçürek Öyküye

Erdem · 2013, Sayı 65 (Küçürek Öykü Özel Sayısı) · Sayfa: 23-31
Tam Metin
Öykünün öyküsü Kelile ve Dimne'yle başlamaktadır. Doğunun bu anlatı ekseninde hayvan sembolizmi yoğunlaştırılmış bir dille birlikte kullanılmaktadır. Küçürek öykünün atmosferini oluşturan simgesellik, yoğunlaştırma ve muğlak metin yaratma geleneğinin başlangıcı Kelile ve Dimne dir.
Anlatının derin yapısını semboller üzerine kurma anlayışı da buradan gelmektedir. Öykünün anlatı ekseni Gülistan ve Bostan la daha da kısaltılmıştır. Aynı anlayış Mevlânâ'nın Mesnevî'sindeki kristalize öykülerle anlatım paktını daraltarak ve hikmet burcunda olgunlaşarak devam eder.
Fıkralar, küçürek öyküye nüktenin çifte tekniğini sokarak bir başka zenginliği yaşatır. Bütün bunların yanı sıra başlangıcından itibaren küçürek öykünün oluşumunda gizli bir dil şeklinde ve dip bir akıntı olarak hayretin önemli bir yeri vardır. Yeni bir tür olarak gördüğümüz küçürek öykü geçmişin öykü geleneğinden bir hayli yük taşımaktadır.

Kahire'de Yapılmış Bir Hümâyünnâme'nin Minyatürleri

Belleten · 1976, Cilt 40, Sayı 159 · Sayfa: 439-466 · DOI: 10.37879/belleten.1976.439
Tam Metin
Kelile ve Dimne adlı meşhur hayvan masallarının bir Osmanlı varyasyonu olan Hümâyûnnâme, onaltıncı yüzyılda onun Farsça nüshası Enver-i Süheyli'den 'Ali Çelebi denen 'Alî b. Şâlih tarafından seçili bir nesirle Türkçeye çevrilmiş ve Kanunî Sultan Süleyman'a (1520-1566) takdim edilmişti. Bidpay veya Beydaba'nın masalları adıyla tanınan Kelile ve Dimne orijinal olarak Sanskritçe yazılmış (Panchatantra) bir hikâye kitabı olup Sasanî Şahı Hüsrev Anüşirvân zamanında (531-579) İran'a getirtilmiş ve Pehlevice'ye çevrilmişti. Bu eser 750 civarında 'Abbâsi Halifesi el-Mansur zamanında 'Abdullâh ibn el-Mukaffâ tarafından Arapça'ya çevrilmişti. 1150'de Nasrullah bu hikayeleri Farsça'ya çevirmiş ve Gazne sultanı Behramşah'a ithaf etmişti. Doğu edebiyatnda son derece popüler olan bu eser onbeşinci yüzyıl sonunda 'Ali Şir Nevai'nin saray vaizi olan Hüseyn Va'iz Kâşif'i (ölm. 910 H./1504 M.) tarafından yeniden yazılmış ve Hüseyn Baykara'nın veziri Ahmed Süheyli'ye izafetle Enver-i Süheylî adını almıştı.