3 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Union and Progress
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

İttihad ve Terakki Cemiyeti’nin İran Politikası

Belleten · 2019, Cilt 83, Sayı 296 · Sayfa: 261-288 · DOI: 10.37879/belleten.2019.261
Tam Metin
Avrupa'da yayın yapan bir aydın muhalefeti olarak yola çıkan ve sonunda ülke yönetimini bütünüyle ele alan İttihad ve Terakki Cemiyeti, Osmanlı Devleti'nin kadim komşusu İran ile kendi iç değişimlerine paralel ilişkiler geliştirmiştir. Başlangıçta yalnızca II. Abdülhamid'e atfedilen sorunlarla sınırlı bir bakış gözlenirken, sonraki yıllarda II. Abdülhamid'in politikasına benzer bir İttihad-ı İslam söylemi ve ardından siyasi dayanışma ve kurtuluş motifl erinin ön plana çıkacağı politik bir üslup belirlenmiştir. Özellikle Settar Han öncülüğünde Tebriz'de yürütülen direniş, İttihad ve Terakki Cemiyeti ile İran'lı Meşrutiyetçiler arasındaki en önemli bağı oluşturur. Ancak bu olumlu bakış açısı özellikle sınır sorunları gündeme geldiğinde sorun çözücü olmaktan uzak kalmıştır. Geleneksel sınır ihtilafl arının aşılması iki ülkenin iyi komşuluk ilişkisi geliştirmenin yanında kendi siyasetleri ile ilgili farklı noktalara dokunduğundan Meşrutiyetçi dayanışma söylemi ile güncel siyasal zorunluluklar arasında sürüp giden bir mücadele yaşanmıştır. Bu çalışmada İttihad ve Terakki Cemiyeti'nin İran'a yönelik politikaları iki farklı bakış açısı ile ele alınmaya çalışılacaktır. Öncelikle İttihad ve Terakki Cemiyeti'nin başlangıcından, 1.Dünya Savaşına kadar olan dönemde geçirdiği değişimlerin İran'a yönelik politikasının belirlenmesine olan etkileri ele alınacak, ardından İran politikasının II. Abdülhamid yönetimi ile kesişen ve ayrışan tarafl arının neler olduğuna değinilecekir. Çalışmanın kapsamı Cemiyet'in ilk yayınlarından başlamakla birlikte 1.Dünya Savaşı'nın başlangıcına kadar olan dönemdir. Çünkü bu savaş içerisinde İttihad ve Terakki Cemiyeti'nin İran'a yönelik tutumları, doğrudan doğruya savaş koşulları, cephe gereksinimleri ve Alman genelkurmayının öncelikleri doğrultusunda şekillenmiştir. Bu nedenle 1914'den sonraki süreci genel savaş planlarının içerisinde ele almak gerektiğinden, çalışmada 1913 yılındaki Trablusgarp Savaşına kadar olan dönemin olayları incelenmiştir.

İttihatçıların Türkleştirme Siyasetiyle İlgili İddialar ve Tarih Yazımındaki Çelişkiler

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 2014, Cilt XXX, Sayı 88 · Sayfa: 115-158
Tam Metin
İttihatçıların Osmanlıcı mı yoksa Türkçü mü oldukları ihtilaflı bir konudur. İttihatçılar Osmanlıcılık siyaseti izlediklerini ifade etseler de bazı araştırmacılar izlenen Osmanlıcılık politikasının aslında Türkçülük ile aynı anlama geldiğini iddia ederler. Bu iddiaların kanıtlanması noktasında tarih yazımı ile ilgili çeşitli çelişkiler ortaya çıkmaktadır. İttihatçıların içinde çok farklı görüşleri savunan kişiler vardı. Bunlar arasında Türkçü görüşleri savunanlar da bulunmaktaydı. Ancak bu kişiler partinin yönetim kademesinde görevlendirilmemişti. Türkçü görüşü savunanlardan Ziya Gökalp, partide Merkezi Umumi üyesi olarak görev yapmaktaydı. Ancak onun konumu gençlik teşkilatlanması ile sınırlandırılmış ve kendisi karar verenler arasına alınmamıştı. İttihat ve Terakki Partisi, her görüşten olanları partiye kabul etti. Ancak Osmanlıcılık ve İslamcılık politikası olarak belirlediği çizgisini hiç değiştirmedi.

Mustafa Kemal ve “İttihat ve Terakki”

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi · 1984, Cilt I, Sayı 1 · Sayfa: 236-266
Bu yazının maksadı; Avrupa'da gelişmeye başlayan hürriyet cereyanları ve milliyetçilik hareketleri ile parçalanma arifesindeki Osmanlı İmparatorluğunu kurtarma çabaları... Her çareyi meşrutiyetin İlânı'nmda arayışın zorladığı kuruluşlar... Özellikle İttihat ve Terakki Cenıiyeti'ni oluşturan düşünceler... Bu oluşta Mustafa Kemal'in girişimleri, fikirleri, görüşleri...Ve nihayet, İttihat ve Terakki'nİn 23 Temmuz 1908 Meşrutiyet İdaresi'ni yeniden kurma hareketinde, seçkin ve aydın genç subaylar arasında Mustafa Kemal'in etkin rolü ile unutturulma çabaları üzerinde, yeteri ve gereği gibi durmak...