62 sonuç bulundu
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
- Refik Duru 14
- Aynur Özfırat 3
- Nimet Özgüç 3
- Veli Sevin 3
- Aliye Öztan 2
Anahtar Kelimeler
- Kazı 61
- Arkeoloji 23
- Excavation 16
- Höyük 15
- Anadolu 9
- Bademağacı 6
- Tarih 6
- Archaeology 5
- Burdur 4
- Çalışma Raporu 4
WINFRIED HELD, Das Heiligtum der Athena in Milet, Milesische Forschungen, Band 2, 2000, X, 194 s., 40 levha. [Kitap Tanıtımı]
Belleten · 2003, Cilt 67, Sayı 249 · Sayfa: 561-566
Özet
W.Held tarafından kaleme alınan ve Milet Araştırmalarının 2. bandı olarak sunulan çalışma 1925'te A. von Gerkan, 1968 yılında Mallwitz ve Schiering tarafından kısmen yayımlanmış olan Milet Athena kutsal alanındaki son yıllarda yapılan çalışmaların sonuçlarını içermektedir. Kutsal alanda sürdürülen çalışmalar ile kutsal alanın safhalarının ayrımının yapılması ve daha doğru bir biçimde tarihlendirilmesine olanak sağlanmıştır. Burada sunulan çalışma ile Athena kutsal alanından bugüne kadar günışığına çıkarılmış olan, bugün bir kısmını yalnızca kazı defterlerinden tanıyabildiğimiz tüm buluntular da bir bütünlük içerisinde ele alınmıştır.
Smintheion'dan Bir Grup Pişmiş Toprak Heykelcik
Belleten · 2003, Cilt 67, Sayı 248 · Sayfa: 77-92
Özet
Tam Metin
1980 yılından bugüne Çanakkale ili, Ayvacık ilçesi, Gülpınar Beldesi sınırları içerisinde yer alan Apollon Smintheus kutsal alanında sürdürülmekte olan kazılarda iki ayrı alandan küçük bir grup oluşturacak sayı da pişmiş toprak heykelcik ele geçmiştir. Eserlerin bir bölümü 1986 yılı kazı sezonunda Apollon Tapınağı'nın güneydoğusunda yer alan bir alanda sürdürülen çalışmalar sırasında ortaya çıkarılmıştır. Gülpınar Beldesi sakinlerinden Hilmi Özak'a ait tarlada yürütülen çalışmalar sırasında geç Roma veya erken Bizans dönemine tarihlendirilebilecek bir yapı kalıntısına rastlanılmıştır.
Köşk Höyük'den Erken Kalkolitik Çağa Ait Bir Yapı
Belleten · 2003, Cilt 67, Sayı 248 · Sayfa: 13-44 · DOI: 10.37879/belleten.2003.13
Özet
Tam Metin
Değerli meslekdaşımız Prof.Dr. Uğur Silistreli'nin vefatı üzerine ara verilen Köşk Höyük kazılarına, Niğde Müzesi adına 1995 yılında tekrar başlanmıştır. Dr. Silistreli tarafından açığa çıkarılan mimari ve küçük eserler, onun anısına ekibimiz tarafından hazırlanmakta olan Köşk Höyük I adlı kitapta yayımlanacaktır. Bu makalenin konusu ise 1995 - 1996 yıllarında açığa çıkarılmış, I. kata ait iki evreli bir ev ve buluntularıdır.
Bademağacı Kazıları 2000 ve 2001 Yılları Çalışma Raporu
Belleten · 2002, Cilt 66, Sayı 246 · Sayfa: 549-594 · DOI: 10.37879/belleten.2002.549
Özet
Tam Metin
Bademağacı Höyüğü kazılarının 8. dönem çalışmalarına 20 Temmuz - 18 Eylül 2000, 9. dönem çalışmalarına 31 Temmuz-10 Eylül 2001 tarihleri arasında devam edildi. Her iki kazı mevsiminde de, ağırlıklı olarak höyüğün kuzeydoğusunda, ilk kazı dönemi olan 1993'den itibaren kazısı sürdürülen A Açması'ndaki Erken Neolitik (ENÇ) ve İlk Tunç Çağları (İTÇ) yerleşmelerinde çalışıldı. Buna ek olarak, 2000'de tepenin ortalarında yer alan 'Kilise'de (C Açması) araştırmalara devam edildi ve bu açmadaki çalışmalar bitirildi. Son yıl, A Açması'nın kuzeyi sınırı ile 'Kilise' arasında kalan C-5, D-1/IV-4,5 plankarelerinde, 'D Açması' ismi verilen yeni bir açmada kazıya başlandı.
Bademağacı Kazıları 1997 ve 1998 Yılları Çalışma Raporu
Belleten · 2000, Cilt 64, Sayı 239 · Sayfa: 187-212
Özet
Tam Metin
Bademağacı Höyüğü kazılarının 5. dönem çalışmaları, 1 Ağustos/16 Eylül 1997 tarihleri arasında, bizim başkanlığımızda, Doç. Dr. Gülsün Umurtak (Başkan Yardımcısı), Sinan Kayı (Arkeolog-Y.Mimar) ile Turhan Birgili'den (Arkeolog-Fotoğraf Uzmanı) oluşan, bir kurul tarafından yürütüldü. İ.Ü. Edebiyat Fakültesi, Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi Anabilim Dalı öğrencileri Sabahattin Ezer, Candan Pakdamar, Işıl Kayı, Serap Demir, Hititoloji Anabilim Dalı'ndan Serkan Başol ile Koruma ve Onarım Bölümü'nden Mehmet Uğuryol arazi çalışmalarına katıldılar. Kültür Bakanlığı Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü, kazıya Denizli Müzesi araştırmacılarından Salim Yılmaz'ı temsilci olarak atamıştı. Bakanlık temsilciliği görevini son günlerde, Antalya Müzesi'nden Ünal Çınar yaptı.
Prof. Dr. Hans Gustav Güterbock'un Anısına
Belleten · 2000, Cilt 64, Sayı 240 · Sayfa: 671-672
Özet
Tam Metin
Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nin ilk Hititoloji profesörü Dr. H.C. Hans Gustav Güterbock 24 Mart'ta 91 yaşında Şikago'da vefat etti. Türk Tarih Kurumu'nun şeref üyesi olan H.G. Güterbock 27 Mayıs 1908'de Berlin'de doğdu. Babasının "Alman Doğu Kurumu"nun Genel Sekreteri olması, onun daha gençlik yıllarında eski yakındoğu dillerine, tarihine ilgi duymasının nedeni oldu. Hititoloji, Sumeroloji-Assirioloji öğrenimini zamanın ünlü bilginleri Prof. Dr. Hans Ehelof, Prof. Johannes Friedrich ve Prof. Benno Landsberger'in yanında tamamlayan H.G. Güterbock, göreve Berlin Müzesi'nde başladı.
Bademağacı Kazıları 1999 Yılı Çalışma Raporu
Belleten · 2000, Cilt 64, Sayı 240 · Sayfa: 583-598 · DOI: 10.37879/belleten.2000.583
Özet
Tam Metin
Bademağacı Höyüğü kazılarının 7. dönem çalışmalarına, 25 Temmuz/15 Eylül 1999 tarihleri arasında devam edildi. Başkanlığını yaptığımız kazı kurulu, Doç.Dr.Gülsün Umurtak (Başkan Yardımcısı ve arazî çalışmaları sorumlusu) ile Nuran Salar (Doktora öğrencisi), Angela Bell (Yüksek Lisans öğr.), Sabahattin Ezer (Y.L. öğr.), Işıl Demirtaş (Arkeoloji lisanslı), Murat Nabi Durmaz (Arkeoloji lis.), Nilüfer Sayıt (öğr.), Nurhayat Cinli (öğr.). Doğan Güneş (öğr.), ve Nilüfer Kızık'tan (restorasyon öğr.) oluşuyordu. Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü temsilci olarak, Antalya Müzesi Uzmanlarından Nermin Çolak'ı görevlendirmişti. Kazı fotoğraflarının bir kısmı ile, küçük buluntularının resimleri, İstanbul Arkeoloji Müzelerinden, Fotoğraf Uzmanı, meslektaşımız Turhan Birgili tarafından çekildi. Kazıyı gerçekleştirmede emeği geçen tüm ekip üyelerine en içten teşekkürlerimi sunuyorum.
Van-Karagündüz Höyüğü Kazıları (1997 Yılı Çalışmaları)
Belleten · 1999, Cilt 63, Sayı 238 · Sayfa: 847-868
Özet
Tam Metin
Van Gölü'nün doğu, batı ve kuzey kıyısındaki bereketli kıyı ovalarının prehistorik dönemlerden beri yerleşmelere sahne olduğu bilinmektedir. Sayıları çok olmamakla birlikte, Van Ovası'nda Tilkitepe, Van Kalesi Höyüğü; Hoşap Çayı Vadisi'nde Dilkaya, İremir; kuzeye doğru, Adır Adası karşısındaki Adır Höyüğü; Muradiye Ovası'nda Ovapınar, Erciş Ovası'nda Çelebibağ ve son olarak da batı kıyıdaki Adilcevaz-Kümbethöyük höyükleri bölgenin tabakalaşma veren belli başlı yerleşme yerleri arasındadır. Havzadaki bereketli ovalardan biri de Erçek Gölü'nün doğusunda uzanan, içinden Memedik Çayı'nın aktığı Erçek Düzü'dür. Bunun kuzeybatı ve güneybatı köşelerinde Karagündüz ve Hino (Baklatepe), doğu ucunda da, Özalp ilçe merkezi yakınlarındaki Aşağı Mollahasan yörenin prehistorik geçmişine tanıklık eden en dikkat çekici yerleşme yerleridir.
Alaköy Kalesi ve Kale'de Bulunan Urartu Heykelleri
Belleten · 1998, Cilt 62, Sayı 233 · Sayfa: 15-24
Özet
Tam Metin
Alaköy Van il merkezinin 28 km. kuzeybatısında, Merkez ilçeye bağlı bir köydür. Bunun 1 km. kuzeyinde, köylülerce "Garibin Tepe" olarak adlandırılan bir kaleye ait kalıntılar bulunmaktadır. Alaköy-Ağartı (Ayanıs) arasındaki eski dağ yolunun hemen doğusundaki kale, haritalarda "Yumru Tepe" olarak gösterilmiştir. Deniz seviyesinden 1867 m. yüksekte bulunmasına rağmen, yerleşim alanının çevresindeki rakımın 1800-1850 m. civarında olması kalenin alçak bir tepe gibi görünmesine neden olmaktadır. Alaköy'ü Ayanıs'a bağlayan yeni yola 150 m. uzaklıkta olmasına karşın uzun yıllar fark edilmemiştir. Bunun nedeni sur duvarlarının anakaya seviyesine kadar sökülmüş olmasıdır. 1993 yılında yaptığımız bir yüzey araştırmasında, köylülerin "fil heykeli" çıktığını söyledikleri yüzeyi bazalt parçaları ile kaplı yerleşim alanının küçük boyutlu bir Urartu Kalesi olduğu anlaşılmıştır.
Nahçıvan'da Bir Erken Demir Çağ Nekropolü: Kolanı
Belleten · 1998, Cilt 62, Sayı 233 · Sayfa: 1-14
Özet
Tam Metin
Nahçıvan'da yapılan arkeolojik kazı ve araştırmalar, bu yörenin, İ.Ö. II. binyılın sonu ve I. binyılın başlarında "Hocalı-Gedebey" adı verilen bir kültürün sınırları içinde kaldığını ortaya koymuştur. Ancak, I. Kültepe ve II. Kültepe gibi çok tabakalı höyüklerde bu kültüre ait tabakalar aşırı derecede tahrip olduğundan stratigrafi konusunda bir sonuca varmak mümkün olmamıştır. Buna karşılık 1986 yılından beri Nahçıvan'da sürdürülen araştırmalar sonucunda bu kültüre ait birçok nekropol ortaya çıkarılmıştır. Bu çalışmalar ve özellikle de buluntular ise şimdiye kadar yeterince yayınlanmış ve söz konusu kültür hakkında doyurucu bilgi verilebilmiş değildir. Bu satırları kaleme almakta ki amacımız, Hocalı-Gedebey kültürü için karakteristik gri keramik, silah ve süs eşyaları veren Kolanı nekropolü buluntularını bilim dünyasına tanıtmaktır.