9 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • türk dünyası
Yayınlayan Kurumlar
Yayın Yılı
Anahtar Kelimeler

Ortaokul Türkçe Ders Kitaplarının Türk Dünyası ile İlgili İçeriklere Yer Verme Durumunun İncelenmesi

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2025, Sayı 59 · Sayfa: 123-152 · DOI: 10.24155/tdk.2025.250
Tam Metin
Türkçe ders kitapları, ana dili eğitiminde kullanılan temel kaynaklardır. Beceri temelli olarak hazırlanan Türkçe ders kitapları, aynı zamanda dil zevki, okuma alışkanlığı ve estetik zevk kazandırmayı amaçlar. Belirtilen bu amaçların yanı sıra Türkçe ders kitaplarında yer verilen metinler, metinlerde işlenen konular, etkinlikler, resimler, tema sonu değerlendirme soruları aracılığıyla tarihî birikim ve kültür aktarımı da sağlanır. Bu çalışmanın amacı, ana dili eğitiminde kullanılan Türkçe ders kitaplarının Türk dünyası ile ilgili içeriklere yer verme durumunun incelenmesidir. Dolayısıyla Türkçe ders kitaplarının incelenmesi ile mevcut durumun ortaya konması ve eksikliklerin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Böylece ulaşılan sonuçlardan hareketle yeni hazırlanacak olan ders kitapları için öneriler sunmak da alt amaç olarak belirlenmiştir. Nitel araştırma yöntemi kullanılarak hazırlanan çalışmada veriler, doküman incelemesi yoluyla toplanmıştır. Bu doğrultuda resmî ve özel ortaokullarda ders kitabı olarak okutulan 11 farklı Türkçe ders kitabı incelenmiştir. Ana dili eğitiminde kullanılan Türkçe ders kitaplarında Türk dünyası ile ilgili içeriklerin belirlenmesinde ve bu içeriklerin tablolara aktarılmasında betimsel analizden, söz konusu içeriklerin Türk dünyası ile ilişkisini ortaya koymak için içerik analizinden faydalanılmıştır. Geçerlilik ve güvenirliği sağlamak için aynı zamanda betimlemenin doğruluğu, veriler arasındaki ilişkiler, verilerin yorumlanması ve analizin düzenlenmesi konusunda üç alan uzmanından destek alınmıştır. Ders kitaplarının her öğrenciye ücretsiz olarak verilmesi, temel ders kaynağı olarak kullanılması ve bütün öğrencilerin aynı içeriklerle karşılaşması eğitimde fırsat eşitliğini sağladığı gibi aktarılacak içeriğin de daha özenle hazırlanması gibi önemli bir hususu beraberinde getirmektedir. Öğrencilerin Türk dünyası ile ilgili algılarının ve bilgilerinin yetersiz olduğunu ortaya koyan çalışmalardan hareketle Türkçe ders kitaplarının Türk dünyası ile ilgili içeriklere ne düzeyde yer verdiğinin ortaya konması önemli görülmektedir. Aynı şekilde çalışma sonucunda da Türkçe ders kitaplarının Türk dünyası ile ilgili içeriklere yeterli düzeyde yer vermediği ve bulunan içeriklerin de kısmen yüzeysel olarak verildiği tespit edilmiştir. Ulaşılan bu sonucun yeni hazırlanacak Türkçe ders kitapları için önemli bir veri sunduğu, böylece mevcut durum hakkındaki sonuçlardan hareketle yeni kitapların daha özenle hazırlanacağına katkı sunacağı düşünülmektedir.

Diyale İli Hanekin İlçesi Türkmen Folklorunda Kurt

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2020, Sayı 50 · Sayfa: 297-318 · DOI: 10.24155/tdk.2020.150
Eski Türklerden günümüze kadar kurt hep önemli ve kendisine hamilik, kutsallık, şifa verici, murat/dilek gerçekleştirici, uğur ve bereket getirici vb. gibi işlevleri yüklenen canlı bir kült/motif ve varlık olarak yerini korumuştur. Türk dünyasının muhtelif coğrafyalarında yaşayan Türkler arasında kurda atfedilen inanç ögelerinin büyük oranda benzer olması, bu varlığın Türk düşünce ve inanç sisteminde ne kadar köklü bir yer tuttuğunun somut göstergesidir. Kurttan türediğini düşünen, inanan ve bu düşünceyi muhtelif asırlarda kurduğu çeşitli devletler döneminde farklı anlatı şekilleri ile sürdüren ve benimseyen Türkler, günümüzde de bu hayvanın varlığını çeşitli vesilelerle yaşattıklarını farklı çalışmalardan elde edilen verilerle de ortaya konulmuştur. Irak Türkmenleri, Osmanlı Devleti'nin yıkılışından sonra Türkiye ve Türk dünyası ile bağları kesilmiş olmasına rağmen atalarından tevarüs ettikleri köklü ve tarihin derinliklerinden koparak kendilerine kadar ulaşan kültürlerini, düşünce sistemlerini, yargı değerlerini, örf adetlerini, millî kimliklerini ve millî kimliğin kapsadığı bütün unsurları muhafaza etmeyi başaran bir Türk topluluğudur. Nitekim Irak Türkmenleri, Irak'taki coğrafi konuları itibarıyla farklı millet ve etnik grupları ile bir arada yaşamaya mahkûm edilmişlerdir. Ancak bu beraber yaşamayı, sosyal ve kültürel olarak onları zayıflatmamıştır. Aksine Türkmenler atalarından tevarüs ettirttikleri köklü ve zengin kültür mirasları ile beraber yaşadıkları millet ve etnik grupları büyük çapta etkilediği söylenebilir. Bu çalışmada Irak Türkmenlerinin yaşadıkları yerleşim birimlerinden biri olan Diyale iline bağlı Hanekin ilçesi Türkmenlerinin folklorunda kurt olgusu üzerine durulmuştur. Kurtla ilgili farklı sözlü kaynaklardan yapılan derlemeler sonucunda elde edilen 61 atasözü, 3 çocuk oyunu ve 63 halk inancı tespit edilmiştir. Bunlar ayrı başlıklar altında ele alınmış, tasnif edilmiştir. Sözlü kaynaklardan derlenen atasözleri Hanekin ilçesi Türkmen ağız özelliği muhafaza edilerek yazıya geçirilmiş ve her atasözünün yanında Türkiye Türkçesi verilmiştir. Çalışmanın sonucunda elde edilen verilerden yola çıkarak bir değerlendirme yapılmıştır.

Bir Halk Bilimci Olarak Zeki Velidi Togan

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2017, Sayı 44 · Sayfa: 35-55
Zeki Velidi Togan, Türkoloji'nin özellikle Türk tarihi ve Türk sanat tarihi şubelerinde birçok araştırmaya imza atmış, çok yönlü bir araştırmacı olarak bilinmektedir. Bununla birlikte Türk halk bilimine ilişkin araştırmaları da onun Türkolojiye sağladığı önemli katkılardandır. Geleneksel Türk halk mimarisi, giyim, halk hekimliği, halk ekonomisi, geleneksel inanç ve kutlamalar ve halk edebiyatı örnekleri, bunların arasında yer alır. Yaşadığı zamanın çevresel, sosyal ve siyasî koşullarında Türk kültür mirasının araştırılması, tespiti, derlenmesi ve yazılması Zeki Velidi Togan için kolay olmamıştır. Onun halk bilimine sağladığı katkılardan bugün bile istifade edilmesi, çalışmalarındaki bilimsel titizliğin de ayrı bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Bu çalışmada Zeki Velidi Togan'ın yaptığı araştırmalardan ve yazdığı eserlerinden yola çıkılarak Türk halk bilimine sağladığı katkılar sistemli bir şekilde ortaya konulmaya çalışılmıştır. Togan, zamanın yer adlarını orijinalleriyle birlikte kullanmış, eski Türklerdeki şamanların uyguladığı sağıltım seanslarına bizzat katılmış, geleneksel geçim kaynakları, halk kültürü ve edebiyatına ilişkin gözlemler yapmış ve bu faaliyetleri de millî bir vazife olarak görmüştür. Sonuçta Zeki Velidi Togan'ın yaptığı çalışmalarla aynı zamanda bir Türk halk bilimcisi olduğu dikkat çekmektedir

TÜRK DÜNYASINDA DEYİM BİLİMİ ÇALIŞMALARI

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2017, Sayı 43 · Sayfa: 107-124
Bu makalede genel olarak deyim bilimiyle ilgili Türkoloji sahasında yapılan çalışmalar ele alınmıştır. Deyimler, bütün dillerde olduğu gibi Türk lehçelerinde de "az sözle çok anlam ifade etmenin" dil bilimsel birimidir. Türk dünyasında deyim bilimi dil biliminin ayrı bir dalı olarak 1940'lı yıllardan itibaren incelenmeye başlanmıştır. Türkolojide deyimler üzerine yapılan ilk çalışmalar genel olarak deyimlerin tanımı, açıklaması, sınıflandırılması ile ilgili başlamıştır. Bu çalışma ise daha sonra deyimlerin iç gruplarını belirleme, sınıflandırma, anlam gruplarlarına göre çözümleme konularına odaklanmaktadır. Deyimler kuramı üzerine Türkolojide yapılan ilk çalışmalar S. Amanjolov, İ. Kenesbayev, Ş. Rahmatullayev, A. Bayramov, A. Dolganov vd. bilim insanlarınca yürütülmüştür. Deyim ve deyim bilimi ile ilgili Türkiye'de yapılan çalış- malar da incelememizde ale alınmıştır. Çağdaş Türkolojide deyim tanımı ve deyim biliminin araştırma alanlarıyla ilgili hâlâ ortak bir görüş yoktur. Ancak, deyim ve deyim tanımıyla ilgili söz konusu farklı görüşleri genel olarak iki gruba indirgemek mümkündür. Aynı şekilde deyim biliminin araştırma objesi de farklı şekillerde tanımlanmaktadır. Bazı dil bilimciler deyim biliminin inceleme objesi olarak sadece kalıplaşmış kelimeler grubunu ele alırken, bazıları da dildeki kelime gruplarını ele almaktadırlar. Bu da kendi başına kapsamlı bir incelenmeyi gerektirmektedir. İlk görüşü savunan deyim bilimciler arasında da henüz ortak bir görüş sağlanmış olmadığını da vurgulamamamız gerekir. Bazı bilim adamları deyim bilimini yalnızca sabit kelime birleşimleri olarak diğerleri ise dilin sözcüklerinin herhangi bir birleşimi şeklinde ele almaktadırlar. Görüldüğü gibi, deyim bilimi, dil biliminin ayrı bir dalı olarak henüz "kapalı gelişme devrindedir", yani, söz konusu deyimler ve deyim bilimi konusunda Türkolojide ele alınması gereken konuların henüz kapsamlı biçimde ele alınmadığı ve kuramsal çalışmaların hâlâ eksik olduğu görülmektedir.

TÜRK DÜNYASINDAN HABERLER

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2017, Sayı 43 · Sayfa: 467-477
Türk coğrafyasında yapılan faaliyetlerin bir bölümüne dair haberleri içerir.

Türk Destanlarında Kahramanın Olağanüstü Doğumu (Extraordinary Birth of Heroes in Turk Epics)

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2016, Sayı 42 · Sayfa: 27-47
Türk dünyasındaki destanlarda coğrafi farklılıklara rağmen meydana gelen ortak paydalar, destan kahramanlarının "birey" olarak değil, "toplumu temsil eden bir kahraman" olarak ortaya çıkmasından kaynaklanmaktadır. Oğuz Kağan ile başlayıp Dede Korkut ile devam eden Batı Türkleri yani Oğuzların ortak alp tipini birçok destanda görmekteyiz. Her ne kadar Dede Korkut'ta yer alan hikâyeler, Müslüman Türk toplumunu anlatsa da Türklerin İslamlaşmadan önceki yaşantılarının birçok özelliğini üzerinde barındırmaktadır. Araştırmacıların Türk destanlarının Batı kaynaklı destanlardan ayrılan yönü olarak işaret ettiği destan kahramanlarının olağanüstü doğumları bazı Altay, Hakas, Özbek, Kırgız, Kazak, Tıva destanlarında da kendini göstermektedir. Bu sebepten Türk dünyasını Türkiye ile sınırlamadan bu coğrafyalardaki Türk destanlarının bazılarını inceleyerek kahramanın doğumundaki olağanüstülüklere değineceğiz. Bu olağanüstülükler daha çok, çocuksuz bir anne-babanın çok ileri bir yaşta dua ile, rüyada görülen derviş ile veya dervişin verdiği bir şey ile (çoğunlukla elma) çocuk sahibi olması; kahramanın mezar, mağara gibi kapalı bir alanda doğması ve peri, gün ışığı, kurt gibi çeşitli mitik unsurlarla dünyaya gelmesi etrafında toplanmaktadır.Abstract The common points, occuring in Turkish epics despite the geographical differences stem from the epic heroes' occuring not as own "individual" but as a "hero, representing the society". The common "alp" type in Western Turks (namely the Oghuz Turks), beginning from Oghuz Kagan and continuing up to Dede Korkut, is seen in most epics. Although the stories of Dede Korkut cover the Muslim Turkish community, they include many parts from cultural and social aspects of Turks' experiences in pre-Islamic period. Extraordinary birth of epic heroes, which the researchers have pointed out as the seperating point of Turkish epics from Western-based epics appear in some Altay, Khakassia, Uzbekh, Kirghiz, Kazakh and Tyva epics. So, we are going to point out the extraordinary sides in the births of some epic heroes, by examining some of the Turkish epics from those geograhical areas, without limiting the Turkish world only with Turkey. The extraordinary births usually group around an old and childless couple, having a baby after many prayers, dervish or having something (usually an apple) by him in dream; the birth of the epical hero in closed area such as a grave, cave and coming into the world with several mythical elements such as fairies, wolfs, daylight.

ABDULLAH TUKAY’IN SANATININ TÜRKİYE’DE ARAŞTIRILMA DÜZEYİ

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2011, Sayı 32 · Sayfa: 217-222
Abdullah Tukay, sanatı ve eserlerindeki derin duygu ve düşünce dünyasıyla Tatar dünyasını olduğu kadar tüm Türk dünyasını etkilemiştir. Bu yazıda, bu etkinin bir yansıması olan Türkiyeıde Tukay üzerine yapılmış çalışmalara yer verilmiştir. Çalışmada ayrıca, bu eserlerde ele alınan konular açıklanmış ve değerlendirilmiştir

Türk Dünyası Destanlarında Ortak Motifler Üzerine

Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi · 2007, Sayı 24 · Sayfa: 93-102
Toplumun yaşadığı sosyal hayatının bütün önemli olaylarını içerdiğinden manevi değeri yüksek olan destanlar, ozanların sayesinde yüzlerce yıl geçmesine rağmen günümüze kadar kendi varlıklarını devam ettirmiştir. Biz bu makalemizde Avrupa ve Asya gibi geniş bir coğrafyanın çeşitli bölgelerinde yaşayan Türk halklarının yarattığı destanları oluşturan çok sayıdaki motifler arasından Türk dünyası destanlarında en çok rastlanan ortak motifleri tespit etmeye çalıştık

Timur Öncesinde Anadolu ile Orta Asya Türk Dünyası Arasındaki Kültür İlişkileri ve Güzide Kitabı'nın Tercüme Hikayesi

Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten · 1997, Cilt 45 · Sayfa: 150-194
Metinde; Eski Anadolu Türkçesindeki Güzide Kitabı'nın aktarıldığı Harezm Türkçesi metni ve Farsçasına yer verilmiş; ardından bu eserin ışığında Orta Asya Türk Dünyası kültür ilişkileri incelenmiştir.