770 sonuç bulundu
Dergiler
Yayınlayan Kurumlar
Yazarlar
Anahtar Kelimeler
- Osmanlı Devleti 26
- Ottoman Empire 26
- Osmanlı 23
- Dokuma 21
- Ottoman 21
Şah I. Abbas ve Sayın Hanî Türkmenleri Örneğinde Tahakküm ve Direniş
Belleten · 2021, Cilt 85, Sayı 303 · Sayfa: 507-544 · DOI: 10.37879/belleten.2021.507
Özet
Harezm bölgesinde ikamet eden Sayın Hanî Türkmenleri Safevî hükümdarı Tahmasb döneminde Harezm’den göç edip Etrek ve Gürgen nehirleri arasına yerleşmişlerdir. İl yani boy sisteminde hanlar, on beyler ve aksakallar tarafından idare edilmişlerdir. Safevî Devleti ile bağları işledikleri toprağın ya da kullandıkları meranın bedeli olarak ödedikleri vergilerle sınırlı kalmıştır. Kimi zaman da Safevî Şahına sığınan Harezmli Özbek şehzadelerin yanlarına destek kuvvet olarak verilmişlerdir. Sayın Hanî diğer adıyla Yaka Türkmenleri kendilerini Safevîler’in bir parçası olarak görmemiş ve yarı bağımsız bir hayat sürdürmüşlerdir. Bu nedenle Esterâbâd’a atanan ve kendisini devletin sahibi gibi gören Kızılbaş valiler ile anlaşamamışlardır. Ağır vergi yükü altında ezilmeleri ve adaletsiz bir yönetimle karşı karşıya kalmaları nedeniyle Esterâbâd valilerine başkaldırmışlardır. Onların memnuniyetsizliklerinden kaynaklı isyanları Şah Tahmasb döneminde başlayıp uzun yıllar devam etmiştir.
Şah I. Abbas’ın saltanatı Sayın Hanî isyanlarının en yoğun yaşandığı yıllardır. Şah, askeri müdahaleler ve yönetim sisteminde gerçekleştirdiği değişimler ile bu isyanların üstesinden gelmeye çalışmıştır. Bizzat eşlik ettiği seferler kaynaklara Horasan seferleri olarak yansıtılmıştır. Feridun Han’ın Esterâbâd valiliğine atanmasıyla yerel yönetim Türkmen isyanlarıyla baş edebilir hale gelmiş ve şahın doğrudan müdahalesi sona ermiştir. Feridun Han ile birlikte Esterâbâd, şaha sadakatini ispatlayan gulâm valilerin idaresine geçmiştir. Böylece vilayet halkının değişim arzuları sadece yöneticilerin kökeninde hayat bulmuştur. Safevî Devleti’nin isyanlarla mücadele yöntemleri değişmediği gibi halkın rahatsızlıkları da ciddi manada sorgulanmamıştır.
Hitit Tanrılar Topluluğunda Bir Tanrıça: Kappariyamu
Belleten · 2021, Cilt 85, Sayı 303 · Sayfa: 361-382 · DOI: 10.37879/belleten.2021.361
Özet
Eski Anadolu’nun en önemli uygarlıklarından biri olan Hitit uygarlığı tarih boyunca çok sayıda önemli uygarlığa beşiklik etmiş olan ve uygarlıklar tarihinde birçok ilklere tanıklık eden Anadolu’nun verimli toprakları üzerinde MÖ. II. bin yıllarında kurulmuştur. Hint Avrupalı kavimlerden olan Hititler, “Hatti Ülkesi” olarak adlandırdıkları Anadolu’da, siyasi birliği kurduktan sonra yayılmacı bir politika benimsemişlerdir. Bu politika sonucunda Hitit Devleti, Güney ve Güneydoğu Anadolu, Mezopotamya ve Kuzey Suriye’de etki alanı oldukça geniş bir imparatorluk haline gelmişlerdir. Boğazköy’de yapılan arkeolojik araştırmalar sonucunda bulgulanan Hitit dilinde yazılmış olan çiviyazılı kil tabletlerden Hititler’in dine dayalı bir yönetim sistemi benimsedikleri öğrenilmektedir. Bu çalışma, politeist (çok tanrılı) bir inanç sistemine sahip olan Hititlerin resmi dininde ve pantheonunda yer alan Tanrıça Kappariḭamu’nun kökenini, adının anlamını, tanrıçanın ne zaman ve nasıl kutsandığını Hitit çiviyazılı belgelerden elde edilen veriler doğrultusunda filolojik değerlendirmelerle ortaya koymayı amaçlamaktadır.
JOHN LEWIS BURCKHARDT, Arabistan Seyahatleri (Temmuz 1814-Haziran 1815), Büyüyenay, İstanbul 2019, 502 s. ISBN 978-605-2071-94-6.
Belleten · 2021, Cilt 85, Sayı 303 · Sayfa: 695-704DİLEK MAKTAL CANKO, Bizans Sanatında Kadın, Yeditepe Yayınevi, İstanbul 2019, 224 s. + 63 levha ISBN: 978-605-7800-45-9.
Belleten · 2021, Cilt 85, Sayı 303 · Sayfa: 691-694TUBA YILDIZ, Geleneğin Hukuku Osmanlı’nın Adaleti Dürzîler ve Mârûnîler
Belleten · 2021, Cilt 85, Sayı 304 · Sayfa: 1105-1108TUBA YILDIZ, Geleneğin Hukuku Osmanlı’nın Adaleti Dürzîler ve Mârûnîler, Vadi Yayınları, İstanbul 2020, 334 s. ISBN: 978-605-9114-13-4.
Belleten · 2021, Cilt 85, Sayı 304 · Sayfa: 1105-1121ZEYNEP BOSTAN, Osmanlı Hariciyesinin Modern Temelleri: II. Abdülhamid Döneminde Diplomasi
Belleten · 2021, Cilt 85, Sayı 304 · Sayfa: 1109-1110İZZET BAHAR, İkinci Dünya Savaşında Türkiye ve “Yahudi Meselesi”
Belleten · 2021, Cilt 85, Sayı 304 · Sayfa: 1111-1121Kahramanmaraş Kentinde Tarihsel Konutlar ve Turizm
Erdem · 2021, Sayı 81 · Sayfa: 63-92 · DOI: 10.32704/erdem.2021.81.063
Özet
Tam Metin
Belirli bir topluluğa ait olan ve o toplumun değer yargılarını taşıyan maddi ve manevi ögeler kültürü oluşturmaktadır. Bu kültür ögeleri önceki nesillerden günümüz nesline somut ve soyut miras olarak aktarılır. Somut kültürel mirasın en önemlilerinden birisi de tarihi yapılardır. Günümüzde kültürel mirasın önemsenip, korunması ve tanıtılması konusu büyük önem taşımaktadır. Çünkü kültürel değerlere gerekli özen gösterilmediğinde yerel halkın sahip olduğu tüm ögeler de değersiz bir hale gelecektir. Ayrıca kültürel ögeler bölgesel olduğu kadar ülke ve dünya bazında da sosyo-ekonomik anlamda çok büyük potansiyele sahiptir. Kültürel miras değerleri ile şehirler kendi özgün kimliklerini koruyabilmekte, gençler geçmişten günümüze bir bağ kurabilmekte ve sahiplenme duygusunu yaşayabilmektedir. Bu nedenle bir yörenin kültürel miras değerlerinin zenginliği o yörenin hem ekonomik hem sosyal yapısını değiştirecek hem de bu bağlamda turizmi geliştirecektir. Kahramanmaraş gibi kadim bir şehrin bu mirası iyi değerlendirmesi kaçınılmaz olmalıdır.
Kahramanmaraş’ta şehrin geleneksel mimarisini oluşturan ve günümüze kadar ulaşan tarihi konutların önemli bir bölümü özellikle Osmanlı’nın son döneminde, on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısından itibaren yapılmaya başlanmıştır. Bu konutlar yarı kâgir- yarı ahşap ve karma sistem olarak inşa edilmiştir. Şehirdeki tarihi konutlar eski yerleşmeler olan Onikişubat ilçesi Mağralı ve Yörükselim mahalleleri ile Dulkadiroğlu ilçesine bağlı Kayabaşı, Kurtuluş, Ekmekçi, Gazipaşa, Divanlı, İsa Divanlı, Turan ve Fevzi Paşa mahallelerinde yoğun olarak karşımıza çıkmaktadır. Çalışma üç bölgenin kavşak noktasında gerek tarihi gerekse coğrafi anlamda birçok medeniyete ev sahipliği yapmış tarihi kent dokusu içindeki Kahramanmaraş’ta yürütülmüştür. Kentte yer alan tarihi konutların geçmişi ve mimari yapısı ile turizme sunulması ve çekici bir öge olarak kullanılması kentin turizm cazibesini arttıracaktır. Dolayısıyla çalışma kentteki tarihi konutların kültür turizmi anlamında günümüzdeki mevcut durumlarını ortaya koymak ve tarihi konutların kültürel miras turizmi açısından yerel halkın algı ve tutumları çerçevesinde değerlendirilmesi üzerine bir bakış açısı oluşturmak amacıyla yapılmıştır. Çalışmada veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından geliştirilen bir anket uygulaması gerçekleştirilmiştir. Bölgedeki kültürel değerlere bağlı olarak Kahramanmaraş’ta yer alan belli başlı konutların belirgin özellikleri incelenmiştir. Yerel halkla birebir mülakatlar yapılmıştır.
Çalışmaya katılan yerel halk tarihi konutların turizm amaçlı tanıtılmasının gerekliliği konusunda olumlu görüşe sahiptir. Konutların restorasyon yapılarak kullanılması, özellikle de konut şeklinde değil otel, kafe ya da müze tarzında kullanılması gerektiğini belirtmiştir. Dolayısıyla hem kültürel değerlerin korunması hem de bu değerlerden ekonomik girdi sağlanması konusuna önem verilmektedir. Kahramanmaraş’ın çok eski bir yerleşim olması vasfıyla birçok tarihi konutun bulunduğu ve yerel halkın tarihi konutların turizm amaçlı kullanılabilmesi konusunda oldukça duyarlı oldukları sonucuna ulaşılmıştır. Kentte tarihi konutlar örnekleminden diğer kültürel ögelerin korunup turizme kazandırılması konusunda önerilerde bulunulmuştur.