63 sonuç bulundu
Uygulanan Filtreler
  • Bu yıl
Yayın Yılı
Yazarlar
Anahtar Kelimeler

Millî Mücadele’de 20. Kolordunun 5. Kolorduya Dönüştürülmesi ve Ortaya Çıkan Nüfuz Mücadelesi

Belleten · 2025, Cilt 89, Sayı 314 · Sayfa: 311-348 · DOI: 10.37879/belleten.2025.311
Tam Metin
Mütareke Dönemi’nde Ankara’da konuşlanan 20. Kolordunun sorumluluk sahası, Anadolu’nun pek çok bölgesini birbirine bağlayan stratejik bir konumdaydı. Bu önemiyle beraber Kolordu Kumandanı Ali Fuad Paşa’nın Millî Mücadele’nin önde gelen isimlerinden biri olması, Kolordunun millî hareketin Batı Anadolu ve çevresinde genişlemesine yönelik etkin faaliyetlerini ortaya çıkarmıştır. Şüphesiz bu durum, İstanbul’daki Damat Ferid Paşa Hükûmeti’ni rahatsız etmiş ve neticede Fuad Paşa görevden alınmıştır. Fakat onun görevini devretmemesi ve kolordusunun kendisine bağlı kalması nedeniyle yerine atanan Ahmed Hamdi Paşa, Ankara’ya gidemeyerek Eskişehir’de beklemeye başlamıştır. Ali Fuad Paşa’nın birtakım tedbirler almak maksadıyla Eskişehir’e hareket etmesi üzerine hükûmet, 20. Kolorduyu lağvederek Eskişehir merkezli 5. Kolorduyu kurmuş, ancak bu kolordunun varlığı kâğıt üzerinde kalmıştır. Dolayısıyla hükûmetin ve Millî Mücadele Hareketi’nin bölgede otoritesini sürdürme çabaları, 20. Kolorduyu İstanbul ve Anadolu arasındaki nüfuz mücadelesinin öznesi hâline getirmiştir. Bu makale, hükûmetin kritik önemdeki 20. Kolordu mıntıkasında otoritesini sürdürme hedefiyle hayata geçirmeye çalıştığı askerî teşkilat düzenlemesini detaylıca ele alırken bu kapsamda İstanbul-Anadolu arasında yaşanan mücadeleyi de incelemektedir. Böylece hükûmetin millî hareketin etkinliğini kırma pahasına orduyu yapılandırma çabaları ile buna mukabil 20. Kolordunun hükûmetin hilafına da olsa kendi kararlarını uygulamadaki kararlılığı ve aldığı tedbirlerin ortaya konulması hedeflenmiştir. Olayların askerî safhasına odaklanan çalışmanın kaynaklarını; konuya dair araştırmaları derinleştirecek şekilde Osmanlı, ATASE ve TİTE arşivindeki özgün belgeler ile yayımlanmış arşiv belgeleri ve döneme ilişkin yapılan araştırmalar oluşturmaktadır. Nitel analiz metoduyla ele alınan çalışmada tespit edilen bulgular, sürecin politik ve askerî şartları ve her iki tarafın olaylara yaklaşımı çerçevesinde değerlendirilmiştir.

Taşrada Modern Bir Mektebin Kurumsal Yapısı ve Mahallî İşlevi: Uşak Erkek Rüşdiye Mektebi (1872-1914)

Belleten · 2025, Cilt 89, Sayı 314 · Sayfa: 265-309 · DOI: 10.37879/belleten.2025.265
Tam Metin
Çalışmada Uşak Erkek Rüşdiye Mektebi yapısalcı-işlevselci bir bakış açısıyla ele alınmış, personeli, talebe mevcudu, müfredatı, ders araç-gereçleri ve binaları üzerinde devamlılık ve değişim temelinde durulmuştur. Mezunlarının kariyerleri takip edilerek mektebin mahallî işlevi ve rolü tespit edilmeye çalışılmıştır. Çalışmanın kronolojik aralığını, mektebin kuruluş tarihi olan 1872 yılı ile Uşak İdâdî Mektebiyle birleştirildiği 1914 yılı oluşturmuştur. Çalışmada arşiv belgeleri, salnameler, mevzuat ve gazeteler temel kaynakları teşkil etmiştir. Literatürün de ihmal edilmediği çalışmada, sıbyan/ ibtidaî mekteplerinden mezun olan talebenin ilk defa rüşdiye derecesinde bir mektepte öğrenim görme fırsatı bulduğu, mektep mezunlarının bir kısmının idâdî ve benzeri mekteplerde tahsillerini sürdürdüğü, bir kısmının medreselere devam ederek ilmiye tarikinde kariyer yaptığı, bir kısmının hükûmet dairelerine mülazemetle devam ederek refik, kâtip ve memur olduğu tespit edilmiştir. Mektepte muallim-i evvel, muallim-i sani ve bevvabların asaleten, muallim-i salis ve mubassırın kısa süreliğine vekaleten, hüsn-i hatt muallimlerinin seyyar/dışarıdan görev yaptıkları, maaşlarını merkezî bütçeden aldıkları, süreç içinde mektebin kurumsal yapısında önemli bir değişiklik meydana gelmediği, müfredatının sık sık değiştirildiği görülmüştür. Kaza erkek rüşdiye mektepleriyle ilgili yapılacak benzer çalışmaların bilgi birikimine katkı yapmaları yanında karşılaştırma imkânı vereceklerine şüphe yoktur.

İpek Halı Tasarım Ve Halı Sanatının Sürdürülmesinde Ödüllü Bir Tasarımcı; Nesrin Türedi

Arış · 2025, Sayı 26 · Sayfa: 9-27 · DOI: 10.32704/akmbaris.2025.201
Tam Metin
Geleneksel Türk sanatları içinde milli kültür varlığımız olan ipekli dokumaların önemli bir yeri vardır. İpek halılar ise Dünya’da “Hereke İpek Halı” olarak adlandırılan ve Türk markası olarak hala aynı görkemini ve varlığını sürdüren nadide eserlerdir. Hereke ipek halılar, el dokuma halılar içinde çok kıymetlidir. İnce ipek ve yün ipliklerle yüksek kalitede ve uzun emekler sonucu dokunan bu halılarda renk, motif, anlam zenginliği ve çeşitliliği muazzamdır. Santimetre karede 100-400 gibi düğüm bulunan dokumalar, tamamen el işçiliğidir. Büyük boyutlu dokumalardan minik dokumalara kadar farklı ebatlarda örnekler görmek mümkündür. Seccade tipinden, yer yaygısına kadar farklı amaçlarla üretilenleri vardır. Minyatür tarzı tasarlanan figürlü dokumalarda insan, hayvan ve doğa tasvirleri çok gerçekçidir. Bu araştırmada günümüzde ipek halı dokuma sanatının sürdürülmesinde faaliyet gösteren ödüllü bir tasarımcı olan Nesrin Türedi’nin ve çalışmalarının tanıtılması amaçlanmıştır. İpek halıcılığın somut olmayan kültürel mirasımızın temel taşlarından olması sebebiyle bu mesleğe gönül veren kültürel miras taşıyıcılarının tespit edilmesi ve kayıt altına alınması önemlidir. Sanatçı, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı İpek Halı Tasarımcısı” ünvanını almıştır. Çok sayıda tasarımı halen dokunmaktadır. Elde desen tasarımı öğrenip programlarla geliştirerek başladığı bu işte yıllar içinde büyük ve özgün çalışmalar yapmayı başarmıştır. Günümüzde de dokumaları yapılarak yurtdışına ihraç edilmektedir.